Orjinal yazı sahibi: mustafatoprak
Duyuru
Collapse
No announcement yet.
reddedilme algısının yol açtığı nevroz ve psikolojik anlizi
Collapse
X
-
-
Orjinal yazı sahibi: bonniemustafatoprak, sorunun temelini bulduktan sonra nasıl herşey kendiliğinden düzelebilir ki? birçok sorunumun kaynağını biliyorum ama bilmek hiçbir işe yaramıyor :?
bir de ben sevgi ve ilgi içinde büyüdüm. ben de niye reddedilme anksiyetesi var? bunun oluşması için illa aileyle mi alakalı olması lazım yoksa çocukluktan itibaren arkadaş, okul çevresi yol açabilir mi böyle bir soruna? ya da ailenin aşırı ilgisi böyle bir doyumsuzluk ve insanlardan beklenti yaratabilir mi? ben de bunları merak ediyorum.
sorunun temelini bulmak çözüm için çok önemli bir noktadır bonnie... sorununun gerçekte nerden kaynaklandığını bulabilirsen neyi çözmen gerektiğinide bulabilirsin....
sorunun ana kaynağını bulan insan o kaynaktan çıkan tüm olumsuzlukları o kaynağı kurutarak yok edebilir.... o kaynağı bulmazsan o kaynağın neden olduğu ikincil sorunlarla tek tek uğraşmak zorunda kalırsın... ve kaynak devam ettiği sürece sen ne kadar çözsende sorunları ilerleyen zamanlarda yineler....
Yorum
-
Orjinal yazı sahibi: gothicareddedilmek insanın tamamen öz kişiliğine bir hakarettir ..Elbette karşıki bunu umursamaz ve de bilmeye bilir. :roll:
eğer biliyorsa daha da kötü bir yaklaşım. :!: :!: :!:
Psikoloji forumunda ele alınması gereken asli konular :!: :!: :!:
Asıl kişilikler Üzerine olmalı....
Bu Gün Otelde Stajyer çalışan öğrencileri gördüm :!: ilişkileri resmen küfür üzerine kurulmuş...
kimsenin kimseye syagısı yok... :!: :!: :!:
Yorum
-
Orjinal yazı sahibi: bonnieteşekkür ederim therapy cevabın için. bu başlık benim için gerçekten önemli çünkü çocukluğumdan beri sabit kalmış bir sorunu temsil ediyor. çünkü çocukluğumdan beri hayatıma giren insanlar(arkadaşlar) bir süre sonra hep gittiler hayatımdan. bir de temel olarak 1.5 yaşımda ailemin beni 1 aylığına akrabalara bırakıp gitmesini düşünmüştüm. sana ilginç birşey anlatmak istiyorum. birkaç ay önce 10 yaşımda yazmış olduğum bir hikayeyi buldum. okumanı isterdim gerçekten. kendi hayatımı anlatmışım çocukluktan erişkinliğe kadar. hikayede acaip bir insan kalabalığı var, bir sürü arkadaşım olmuş gözüküyor fakat hiçbiri sabit değil. birisi hayatıma giriyor arkadaşım oluyor sonra birşey oluyor gidiyor. ve "ben yine kaldım" diye yazmışım arkasından. sonra başkası geliyor, ve tekrar gidiyor, yine aynı cümle "ben yine yalnız kaldım". bu sayfalar boyunca devam ediyor. bunu okuduğumda çok etkilenmiştim. ve işin tuhaf yanı kehanet gibi hayatım aynen o yaşta anlattığım gibi ilerledi.
bu durumda bilinçaltıma yerleşmiş gözüküyor bu şartlanma, nasıl iyileştirebilirim hiçbir fikrim yok. korktuğum şey yazmış olduğum öykünün ilerisinde evleniyorum, istemeyerek boşanıyorum kocamdan ve 40 yaşımda ölüyorum. bunlar da mı gerçek olacak, belki de bu gidişle olacaktır.
evet bonnie aklıma şu düşünce hatasını getirdin.... seçici odaklanma var... bilirsin belki bu hatayı... süzgeç etkisi, zihinsel filtre diye de geçer... hayatında bazı yaşantılara dikkat edersin.... bu yaşantılar birbirine benzerdirler.... bu seçicilik ile dikkat ettiğin bir kaç ayrıntığı hayatının tamamında yaşamış gibi algılarsın...
mesela hayatına giren bazı arkadaşların seni terketmiş olabilir.... nedenleri ise farklı farklı olabilir.... mesela mekan değiştirme , okul değiştirme, veya ilgi değiştirme... kişisel uğraş alanlarının yoğunluğu.... mesleğinin tüm vaktini çalması durumu....
bu nedenlerden dolayı seninle fazla vakit geçiremeyen bu insanların seni terketmeleri sende "hayatın boyunca terkedilen biriyim" inancının doğmasına neden olmuş olabilir..... bir kaç ayrıntılı yaşantıyı dikkat edip tüm yaşantılarını o ayrıntılardan ibaret olarak algılayabilirsin...
işte bu hatadır bonnie.... sadece olumsuz bir iki ayrıntıyı dikkat edip hayatın bu8 iki ayrıntıdan ibaretmiş gibi algılama hatasını yapma
Yorum
-
yazdıklarıma eklediğin yorumlar çok güzel therapy'cim, eksik kalan noktaları doldurmuşsun, bu bilgi alış verişi beni çok mutlu etti...Ben biraz fazla Freud'çuyum sanırım bu yüzden yorumlarım analitik bakış açısına göre, sen daha geniş bir çerçeveden bakıyorsun daha eklektik bir yaklaşımın var bu aslında çok güzel, yorumların için teşekkürler
Yorum
-
Orjinal yazı sahibi: yagmurr25yazdıklarıma eklediğin yorumlar çok güzel therapy'cim, eksik kalan noktaları doldurmuşsun, bu bilgi alış verişi beni çok mutlu etti...Ben biraz fazla Freud'çuyum sanırım bu yüzden yorumlarım analitik bakış açısına göre, sen daha geniş bir çerçeveden bakıyorsun daha eklektik bir yaklaşımın var bu aslında çok güzel, yorumların için teşekkürler
özlemişim seni ya.... valla kazandın şu bölümü bizi terkettin ... çok üzülmüştüm... geri geldiğini görünce çok sevindim
Yorum
Yorum