Duyuru

Collapse
No announcement yet.

Gerçek bir sosyal fobilinin (yani benim)haikayesi...

Collapse
X
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Clear All
new posts

  • Gerçek bir sosyal fobilinin (yani benim)haikayesi...

    YALNIZ ve KAYBETMİŞ ADAM
    Güzel bir yaz akşamıydı.İzmir de yaz akşamları çok güzeldir.İnsan huzur bulur.Koku ,manzara ,deniz ,ya sana bi hatıranı anlatır yada yada kurduğun baş kahramanın sen olduğu huzur dolu bir düşü.Uğur o akşam ailesiyle birlikte teyzesinin oğlunun sünnet düğününe gidecekti.Duygu seviyesi mutlu denebilecek bir düzeydeydi.Uğur sürekli düşünen yaptığı he3r hareketi sorgulayan fakat buna rağmen bir yaptığı yanlışı tekrar tekrar yapan ,herşeyde kendini suçlu hisseden bir karaktere sahip kendi varlığından hoşlanmayan ve aynaya bile bakmaya tahammül edemeyen bir çocuktur.Daha sadece 7. Sınıfa gitmektedir ve ergenlik dönemindedir.Ergenlik dönemindeki insanları bilirsiniz çoğunlukla içlerine kapalı olurlar ve fiziksel olarak biraz çirkindirler.Bu özelliklerin hepsi ğurda fazlasıyla mevcuttur.Gayet çirkin bir insandır.Ve belirtmek isterim kendi hareketlerini kontrol edemez , söylenen şeyi bir kere iki kere veya çok kerede anlamaz biraz dangalak sayılabilecek huylaa sahiptir.
    Uğur bu özelliklerinin heepsini unutmuş gibi o akşam ailesiyle birlikte sünnet düğününe gider.Eğlenir diğer kuzenleri ile birlikte gezer tozar bir ergen gibi davranmaya çalışır.Ortalık baya bir kalabalıktır.Şarkılar oyunlar tambirr cümbüş havası vardır.Uğur birden karşısında basketbolcu kuzenini görür çok sevinir hemen yanına gider konuşurlar.Uğur bu kuzenini ne kadar sevsede içten içe her zaman onu kıskanmıştır.Bu kuzeninin ismi Arda’dır.Arda basketbolda oldukça yetenekli hırslı başarılı yakışıklı herkes tarafından sevilen ilgi gören bir delikanlıdır.Uğur hayatının hiçbir noktasında Arda gibi birinin onu nasıl muhattap alıpta konuştuğunu bir türlü anlamaz.Ona göre Arda herzaman ondan üstündür ve gerçek bir delikanlıdır.Ve bu ne yazıkki doğrudurda
    Arda Uğuru ,okadar aşağılık ve salak biri olmasına rağmen arkadaşı Efe ile birlikte biraz dolaşmak için yanlarına alırlar.Uğur bunu duyunca çok mutlu olur.Efe den biraz bahsedecek olursak zengin yakışıklı arkadaşları arasında belli bir yeri olan Arda ile birbirinin çok iyi dostu olan kaliteli bir insandır.Bu üç kafadar didmde dolaşmaya başlarlar.Yorulduklarında üçü bir taşın üstüne otururlar.Karşılarında Uğurun daha önce görmediği güzellikte bir manzara vardır.Bir grup çokhoş güzel ve çekici bir kız topluluğudur bu.Uğur her ne kadar çekinsede utansada onlara bakmaktan kendini alamaz.Bu kızlar kesinlikle Uğur’dan farklı bir türe ait olmaları gerekiyordur.Bir müddet sonra bu kız toplıuluğu bizim üç kafadarın olduğu tarafa gülücükler saçarak kendi aralarında konuşmya başlarlar.Bu durumu ilk önce Uğur fark etmiştir çünkü daha önce böyle bir durumla hiç karşılaşmamıştır.Hiç bir kız ona böyle beğenecek şekilde bakmamıştır yada uğur öyle zanneder.bir müddet sonra işin kokusu çıkmaya başlar.İlk önce Uğurun ömründe gördüğü en güzel siyah saçlı mavi gözlü kız bunların yanına gelir.Gruptan sadece Uğurun kalbi dışardan duyulack bir şekilde atmaya başlar.bu güzel kız hemen konuya girer.onlara derki karşıdaki kızlar bizimkileri oldukça yakışıklı bulmuşlardır.evet uğur kulaklarına inanamaz hayatında ilk ddefa böyle alımlı9 ve güzel kızlar tarafından beğeniliyordur.arda ile efe teşekkür ederler fakat bizm uğur daha önce böyle bir iltifatla ile karşılaşmadığı için ne söyliyeceğini şaşırır ve sanki bir ahbabına selam veriyormuş gibi kafasını 32 dişini göstererk sallar.kız bunu görmüş olucakki bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek iççin kendini bir açıklama yapma gereği duymuştur.uğura dönerek kızların onu hiç yakışıklı bulmadığını söyler.evet uğur ilk defa girdiği bu yüksek insanların arasında kabul görmemiştir.onu beğenmemişlerdir ve bu kız bunu uğurun kıskandığı üst rütbeye sahip kuzeninin yanında söylemiştir.ilk önce ne yapacağını bilemez bu yaşananların bir rüya olmasını ister.fakat bu rüya değil gerçeğin ta kendisidir.normal bir insan böyle bir aşağılanma ya maruz kaldığında aşağılanan kişi aşağılayan kişiye büyük bir nefretle karşılık vermesi gerekir.fakat uğur bu kıza karşı ne bişey söylemiş ne de ona karşı bir kin duyabilmiştir.üstüne üstlük bu kızı önündeki yaklaşık altı ay sevgili olarak hayal eder ,onunla gezer tozar arkadaşlarıyla tanıştırır.herşey uğur için bundan sonra başlar.ilk defa orda kendi varlığından nefret eder .aslında daha öncede nefret ediyordur fakat bu olay derinlerdeki nefreti yüzeye taşır.uğur artık bitmiştir ve bundan sonraki yıllarda sürekli depresyoonun içinde yyaşamaya başlar.
    Uğur bu durumunun analizini binlerce defa yapar ve her seferinde bu aşağılama için kendini suçlu görür.suçu orda bulunmasıdır.o aptal duruşuyla ilgileri üstüne çekmesidir.İnsan kendinden bu kadar nefret edermi.Ediyo işte.Uğur artık kendine acımaya başlar.Her türlü sosyal ortam onu iter ve acı verir ,özellikle de o ortamda kız varsa.
    Uğur bu durumunu ilk den anlamaz fakat okula başladığında anlarki artık uğur uğur değildir.Sürekli depresyon nöbetleri geçirmeye başlar.Kendine selam bile verilmeyecek kadar değersiz görür.Uğur sınıfındaki Cerene platonik olarak aşıktır.Sürekli bu kıza yılışır onun ilgisini çekmeye çalışır.Ceren derslerinde başarılı bütün okulun hayran olduğu çok ama çok güzel olan sarışın bir kızdır.


    Beğenirseniz devamını yazıcam

  • #2
    Üşenmeyip okuduğunuz için hepinize teşekkür ederim

    Yorum


    • #3
      ben de üşenmeden okudum. güzel yazıymış. devamını bekliyoz
      hayallerdir insanları yaşatan,insanlardır yasamak için hayallere tutunan

      Yorum


      • #4
        bende insan içine çıkmaktan nefret ediyorum. bir yere tek başıma gitmekten... sanki herkesin gözü benim üzerimde herkes benimle dalga geçiyor, herkes ben gectikten sonra arkamdan bakıyormus gib geliyor. bide yeni tanıstıklarımın beni 2. kez gördüklernde selam vermelerine çok şaşırıyorum nasıl unutmamıs beni, görmemezlikten gelmedi ilginç diyorum. yada yeni tanıstımız birilerini görünce selam vermek istemiyorum , beni takmaz selamımı almaz diye. hatta yeni tanısmıs değilde 2 yıllık okul arrkadaslarıma bile selam vermekten cekiniyorum. arkadaslar kıyafet alacağında bu nasıl diye sorduklarında bnm fikirlerime değer verdiklerini , bana sorduklarını duyunca cok sasırıyorum...

        dersanede 4-5 havalı grupta benimle dalga gecince üstelik bugunde 2 tane dersanede tanımadım erkek benimle dalga gecercesine bakıp ahah tipe bak diyerek güldüklerinde tüm ipler koptu...

        ne dışarıya cıkmak istiyorum, ne insanlarla konusmak ... hele ki dersane hiç sözünü bile etmiyorum.

        buradaki uğur gibi sanırım en cok karşı cinsin fiziksel görüntünle dalga gecmesi koyuyor... bu hale getiren bizleri insanlar diye düsünüyorum.

        sanırım bende sosyal fobi var, uzmana danısmam gerekir ama ona dahi anlatmaya cekiniyorum ...


        neyse uğur arkadasın konusunu kendi sorunlarıma saptırdım , kusura bakmamıstır umarım...

        ama çok iyi anlayabiliyorum, karşı cins tarafından aşağılanmanın ki yanında arkadasların yada rakiplerin varken ortada mal gibi kalman... o laflara gülüşmelere karşın dilinin kenetlenmesi, tek bir laf edememen... çok iyi anlıyorum..!
        öldürmeyen acı güçlendirir !

        Yorum


        • #5
          signora-rosa bende seni çok iyi anlıyorum.bendeki sosyal fobinin başlama noktası bu olay olmuştur. ogünden beri kendimi her zaman bu kişiler arasında ikinci sınıf bir insan olarak gördüm ve görmeye de devam ediorum. bu kişilerin bulunduğu ilçeye gittiğimde kendi bünyemden nefret ediyorum. o an ordan çok uzaklara uçmak isteği geliyor içimden. senin durumunda buna benziyor sanırım. bu tarz havalı insanlar da bitmez bizim gibi alt tabaka varlıklarda. ben sana yinede dersaneye gitmeni öneririm eğer derslerinde başarı yapabilirsen emin ol bu durumdan çıkman da bir okadar kolaylaşır. yada elinde imkan varsa dersaneni değiştirmeni önerirm çünkü o kişileri her gördüğünde sinirlerin bozulcak ve bu durumu kafandan atamıyacaksın. inş dilediğin hayata kavuşabilirsin. sevgilerle...

          Yorum


          • #6
            Orjinal yazı sahibi: muratasilkan
            signora-rosa bende seni çok iyi anlıyorum.bendeki sosyal fobinin başlama noktası bu olay olmuştur. ogünden beri kendimi her zaman bu kişiler arasında ikinci sınıf bir insan olarak gördüm ve görmeye de devam ediorum. bu kişilerin bulunduğu ilçeye gittiğimde kendi bünyemden nefret ediyorum. o an ordan çok uzaklara uçmak isteği geliyor içimden. senin durumunda buna benziyor sanırım. bu tarz havalı insanlar da bitmez bizim gibi alt tabaka varlıklarda. ben sana yinede dersaneye gitmeni öneririm eğer derslerinde başarı yapabilirsen emin ol bu durumdan çıkman da bir okadar kolaylaşır. yada elinde imkan varsa dersaneni değiştirmeni önerirm çünkü o kişileri her gördüğünde sinirlerin bozulcak ve bu durumu kafandan atamıyacaksın. inş dilediğin hayata kavuşabilirsin. sevgilerle...
            öncelikle iyi dileklerin için teşekkür ederim.

            derslerimde basarılıyım, dersanenin ilk beşindeyim genelde bu dalga geçen tiplerse genelde ilk 70-80 lerde , yani pek basarılı sayamayacağımız akılları geyikten fazlasına ermeyen dangalaklar grubu

            dersane değiştirmek istedim ama diğer dersanelerde hiç tanıdığım yok ve bu havalı gruplar her dersanede var , yasadığım yer aydın bilimum serseri ve tikky kız kaynayan bir memleket...

            yarın yine dersane var ayaklarım istemeye istemeye gidiyor.........



            çocukken böyle değildim ben neler oluyor bana bilemiyorum....
            öldürmeyen acı güçlendirir !

            Yorum


            • #7
              zaten sosyal fobi ergenlik döneminden sonra baş gösteriyor. bende çocukken çok mutluydum kendimdim en azından kimsenin benim hakkımda ne düşündüğü umrumda olmazdı ne zamn büyüdümde bu anlattığım olayı tecrübe ettim kendim olmaktan çıktım. şimdi her hareketimi tartarak yapmaya çalışıyorum. ne kadar tartsamda boş tabi çünkü ne kadar dikkat edersen okadar çok dibe batıyosun. senin durumun umut verici yinede, bu havalı tiplere gelince dediğin gibi bunlarbitmez heryerde varlar sen dersaneni böle gereksizler için heba etme ve derslerine çok çalış.bilmiyorum psikiyatriye göründünmü fakat görünmediysen bi oraya uğramanı tavsiye ederim en azından verecekleri ilaçla kaygı sorunun gider derslerine daha iyi konsantre olursun..

              Yorum


              • #8
                Orjinal yazı sahibi: muratasilkan
                zaten sosyal fobi ergenlik döneminden sonra baş gösteriyor. bende çocukken çok mutluydum kendimdim en azından kimsenin benim hakkımda ne düşündüğü umrumda olmazdı ne zamn büyüdümde bu anlattığım olayı tecrübe ettim kendim olmaktan çıktım. şimdi her hareketimi tartarak yapmaya çalışıyorum. ne kadar tartsamda boş tabi çünkü ne kadar dikkat edersen okadar çok dibe batıyosun. senin durumun umut verici yinede, bu havalı tiplere gelince dediğin gibi bunlarbitmez heryerde varlar sen dersaneni böle gereksizler için heba etme ve derslerine çok çalış.bilmiyorum psikiyatriye göründünmü fakat görünmediysen bi oraya uğramanı tavsiye ederim en azından verecekleri ilaçla kaygı sorunun gider derslerine daha iyi konsantre olursun..

                ileri düzey okb,anksiyete var dedi profesör. çocuk ve ergen psikytr. özeline gittik izmir alsancakta. seroquel, cipram verdi. aydındaki risperdal ve prozac vermişti.
                öldürmeyen acı güçlendirir !

                Yorum


                • #9
                  iyi bak ilaçların varmış heralde işe yarıyodur. ben lustral ile dideral kullanıyorum oldukça ii geldi derslerim de de etkisini hemen gösterdi. birde atarax diye bi ilaçım daha var o biraz ağır sadece çok fazla sinirlerim bozulduğu zamn da kullanıyorum oda çok ii geliyor ..

                  Yorum


                  • #10
                    Sosyal fobisi olan arkadaşlara bir tavsiyem olacak bende sosyal fobi derecesinde olmasa da bazı utanma, sıkılma, kendini geriye çekme gibi durumlar vardı. Örneğin sıradan bir mekana gittiğimde kendimi çok rahat hissederken daha lüks daha pahalı bir mekana gittiğimde sanki oraya ait değilmişim, sanki diğerleri benden üstünmüş gibi hissederdim. Sonra kendi kendime dedimki:

                    Ulan porcupine_tree şu hayatta tanıdığım bu kadar namussuz, riyakar, yalancı, sorumsuz, kişiliksiz, babası olmasa sıfırdan farkı olmayan tipler bu kadar eğlenirken, hayatı bu kadar dolu dolu yaşarken neden ben saklanayım dedim ve ondan sonra bu durumdan kurtuldum.

                    Bu arada çirkin olduğunu düşünen arkadaşlar kemerli bir burna sahibim ve inanın yılbaşı ikramiyesi çıksa yine estetik yaptırmam. Çünkü ben benim dışımda meydana gelen şeylerden utanmam da gurur da duymam. İnsan sadece toplumdaki gerçek yerinden utanmalı veya gurur duymalıdır.

                    Yorum


                    • #11
                      fakat bu kendini aşağı bir varlık olarak görmek kimi zamn gerçekten bir kaçınılmaz oluyor. kimilerinde bu duygu kendisinin içten telkinleri ile yok olabiliyor fakat mesela bende girdiğim bir ortamda nerdeyse bin kez onlardan aşağı olmadığımı düşünsemde kendimi bir gram inandıramıyorum. belki de kendimin gerçekten aşağı olduğu içind,ir. evet kendimi onlardan bin kere hatta milyon kere daha değersiz bir varlık olarak görüyorum, onların olduğu ortamda değil dünyada bile böle rezil bir varlığın yeri olmadığını düşünüyorum. bu tezimide doğrulayacak binlerce tecrübe yaşadım. inş sizler ii olursunuz.

                      Yorum


                      • #12
                        üşendim bu yüzden sadece başını okudum ve beğendim. güzel bi başlık

                        "yanlız ve kaybetmiş bi adam..."

                        Yorum


                        • #13
                          merhaba muratasilkan,

                          psikolog arkadaşlar daha iyi bilirler ama ben de bu konulara meraklı bir kişi olarak şunu söylemek istiyorum. Siz "nerdeyse bin kez onlardan aşağı olmadığımı düşünsem de" diyorsunuz. Bunu kendinize biliçli halinizde söylüyorsunuz. Ancak diğerlerinden aşağı olduğunuz inancı sizin bilinçaltınıza işlemiş durumda. Bilinçli olarak söylediğiniz cümlelerle bilinçaltına hitap edemezsiniz. Sonuç ortada "kendimi bir gram inandıramıyorum" demişsiniz. Ben uzman değilim, yanlışım varsa düzeltsinler. Bence bilinç-bilinçaltı-hipnoz gibi konularda biraz okuyun. Bilinçaltına hitap eden yöntemler var, hipnoz gibi. Ofelya Cabral'ın CD'lerinden de alıp dinleyebilirsiniz. Web sitesinde satışı yapılıyor. Yanlış hatırlamıyorsam strese son adllı cd'de kişinin kendine güvenini artıracak yönde telkinler vardı. Ofelya hanımla da görüşebilirsiniz.

                          Yorum


                          • #14
                            gerçekten de acı ama biraz da sıradan bir deneyim.neresinden bakarsan bak
                            kötü bir durum.ama müthiş bir anlatımın var acaba o senden üstün hissettiğin insanların kaçı bu özelliğe sahip çok çok azdır derdini böyle güzel anlatan. ama şunu da belirtmek isterim;sanki sen öyle olduğun ve başına böyle olaylar geldiği için kendinden nefret etmiyorsun.
                            aslında sen daha en baştan kendinden nefret ettiğin için kendini ve diğerlerini algılamak istediğin gibi algılıyorsun
                            bu biraz da hepimiz de vardır.özetle;
                            sen nefret edilecek özelliklere sahip olduğun için kendinden nefret etmiyorsun ki bu özellikler gerçek olsa bile.
                            sen kendinden nefret ettiğin için sadece bu kötü özelliklerine büyüteçle bakıyorsun.
                            bende tam bir psikolog gibi konuştum ha!
                            neyse herşey bir gün geçer ve unutulabilir

                            Yorum

                            İşleniyor...
                            X