Duyuru

Collapse
No announcement yet.

Hastalığını atlatanlar Önerilerini paylaşabilir mi ?

Collapse
X
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Clear All
new posts

  • Hastalığını atlatanlar Önerilerini paylaşabilir mi ?

    Hastalığını atlatan kader arkadaşlarım hastalığını nasıl atlattıklarını ve atlatma yolunda önerilerini yazabilirler mi ?

    Emin olun bizlere sizlerin büyük destekleri olacaktır.

    ---

    Şahsım adına şunu söylemeliyim ki, Doktorum 4 ay önce SECİTA hapı verdi, vermeden önce çok kötüydüm şuan sadece en büyük habis düşünce olan İNTİHAR mevcut. Bunu nasıl yeneceğiz.

    Önerilerinizi bekliyoruz.

  • #2
    Neden intihar etmek istiyorsun?

    Yorum


    • #3
      bende intihar etmek istiyorum batsın bu dünya ....

      Yorum


      • #4
        bende de tam tersine yaşama isteği var

        Yorum


        • #5
          4 ay önce gitmeden önce; dışarı çıkmak istememe, hayata karşı bıkkınlık, kendime yabancılaşma ve intihar gibi düşünceler ve korkusu vardı.
          ,
          Herşey bitti bi tek intihar kaldı. Evim 7.katta olduğu için yükseklikten dolayı korkuyorum kendimden. Hani 1.katta otursam sanki tüm sıkıntılarım bitecekmiş gibi hissediyorum ama bütçemde yok.

          Kendimle savaşıyorum açıkçası.

          " Neden intihar etmek istiyorsun ? " sorusuna cevabım, benim herhangi bir kötü geçmişim yok. Aklıma girdi çıkmıyor..

          Doktorum SECİTA verdi ama artık atlatmak istiyorum.

          Dediğim gibi, hastalığını atlatan insanlar burada nasıl atlattıklarını cevaplarsa çok memnun oluruz.

          Mesela;

          " Arkadaşlar, kötü düşünceler aklınıza geldiğinde nasıl olsa geri gidecek, takmamayı öğrenin" gibisinden yorumlar okadar çok bizleri rahatlatıyor ki...

          Yorum


          • #6
            7. kattan atlamak istemezsin çünkü ölme ihtimalin yüksek olsa da ben düşüp yaşayan birini duymuştum, eğer yaşarsan yüksek ihtimalle yatalak kalırsın ya da onlarca defa ameliyat geçirip küçük bir ihtimal yürüyebilirsin.

            Yorum


            • #7
              ruhsal sorunlar genetiktir savı yanlış. veya her 10 kişiden 2si genetik olabilir diyelim. bilim hiç bir şeyi %100 kanıtlayamaz bilimin doğasına aykırıdır zaten %100 çünkü herşey değişir sürekli. %99.9 denebilir, %100 asla. genetik olmadığı düşüncesi insanı rahatlatır aynı zamanda. çünkü iyileşme şansı var demektir, öbür türlü ilaçların ömür boyu takviyesi gerekir. ilaç takviyesi de çok büyük sorun değil.

              genetik sözü psikolojik rahatsızlıklar için ürküten bir kavram. o yüzden ben kullanmıyorum ve kendi açımdan da inanmıyorum genetik faktöre.

              dünyaya sömürü düzeni hakim. insana uyarlarsak, insan ilişkilerinde de sömürü ön planda. duygusal sömürü başta olmak üzere fiziksel, duygusal, cinsel sömürü ve istismarlar vs. tıpkı ülkeler arasında olduğu gibi insan ilişkilerinde de yansımasını bulmaktadır.

              nasıl ki bir bitki gelişmesine uygun ortam bulduğunda çicek veriyorsa, güneşten sudan ışıktan yoksun kaldığında yok oluyorsa, insan da kendi yapısına uygun ortamda sağlıklı bir ruhsal gelişim gösterir.

              hastaneye yatış deneyimlerimden gözlemlerimden yola çıkarak, şunu söyleyebilirim ki çoğunlukla duygusal zedelenmeye açık ortamlarda yaşamak zorunda olan kişilerdir tedaviye gelenler. aynı koşullara dönmek zorunda oldukları için her yatışta aynı kişileri görmek mümkündür. hastalara içinde bulundukları koşullara rağmen yaşayabilme gücü verilmeye çalışılır. bu da grup terapiler gerekli ciddiyetle yapılmadığı için tedavi sürecinde sadece ilaçlarla duyguların düşüncelerin törpülenmesine çalışılır.

              neyse lafı uzatmaya gerek yok. ilk yapılması gereken, ortam değiştirmektir. çevre değiştirmek, alışkanlıkları değiştirmek, çok kitap okumak ki hayata bakış açınızı genişletmenize yardımcı olacaktır, filmler izlemekte aynı şekilde. mutlaka en az 3 tane ilgi alanı yaratmak, yapabildiğiniz sizi düşünmekten uzaklaştıran , meditasyon sağlayan uğraşlar edinmek. bu uğraşlar insanlarla arkadaş olmanızda da size fayda sağlayacaktır. sürekli üreten bir insan olmaya çalışmak ve yaratıcı gücünüzü harekete geçirmek için motive olmanız çok önemli. bu hastalıklarda en büyük sorun hem hastalığın kendisinden hem kullanılan ilaçlardan dolayı motivasyon ve konsantrasyon çok düşük düzeydedir. bu noktada iradeyi kullanmak önemli. bilincinizi ve iradenizi kullanarak yaşam biçimini değiştirmeye başlamanız bir aşamadır.
              aklıma bunlar geldişimdilik. kesinlikle spor antidepresanlara yardımcı olur, hatta bir süre sonra antidepresanlara ihtiyacınız kalmaz. ve dengeli beslenme de önemli.diğer insanlardan farklı hissetmemek için televizyondaki dizileri izlemeniz de faydalı olabilir. televizyonu hiç açmayan birisi olarak, bunu kendime de söylüyorum.

              önemli bir nokta da inanaçtır. nerden geliyoruz, nereye gidiyoruz, insan sonuçta çoğu soruyu yanıtlayacak düzeyde değil. bişeye inanırsanız kiliseye de gidebilirsiniz inanrak camiye de veya yeni çağ akımını takip edebilirsiniz inanarak. bişiyin peşinden gidince, güç kazanır insan çünkü gitgide insanın kendini yalnız hissettiği bir dünya.
              Last edited by macabre; 23-10-2014, 05:54 PM.

              Yorum


              • #8
                Orjinal yazı sahibi: ikiçiftlaf View Post
                7. kattan atlamak istemezsin çünkü ölme ihtimalin yüksek olsa da ben düşüp yaşayan birini duymuştum, eğer yaşarsan yüksek ihtimalle yatalak kalırsın ya da onlarca defa ameliyat geçirip küçük bir ihtimal yürüyebilirsin.
                İşte böyle yazılar bana iyi geldiği gibi, diğer kader arkadaşlarıma da iyi gelecektir.

                Velhasıl kelam; Hastalığını atlatan arkadaşlar buraya nasıl atlattıklarını yazarlarsa bizlere de yardımcı olurlar.

                Ayrıca Macabre adlı arkadaşa da makalesinden dolayı çok teşekkürler.

                Yorum


                • #9
                  yabancı dilin varsa burda herşeyi cevaplıyorlar

                  Yorum


                  • #10
                    rica ederim,makale değildi

                    Yorum


                    • #11
                      ben atlattım. yakında bu konu hakkında bir başlık açmayı düşünüyorum.

                      edit: arkadaşlar size tavsiyelerimi yazayım kısaca. düzgün beslenme spor vs. bunları anlatmaya gerek yok. size zihinsel öneriler vereceğim:

                      1. Sadece AN'a odaklanın. örneğin biri size birşey anlatıyorken sadece ona odaklanın ve ona odaklandığınızı bile düşünmeyin. Anksiyete yine gelecektir. onu umursamadığınız
                      zaman ise YOK olacaktır. (bunu alıştırmalar halinde yapın.)

                      2. Her şeyi, herkesi ve kendinizi Allah'a havale edin. Ama bunu içten yapın. ''Ne olacaksa olsun'' deyin. Olayları akışına bırakın ve kendinizin güçlü olduğunun farkına varın.

                      3. Siz zihniniz veya düşünceleriniz değilsiniz. bunun kanıtı ise kafanızda oluşan saçma düşünceler. onları kovun. bunun yöntemi ise, beyni başka şeylere odaklamaktır.

                      4. kafanızda kötü düşünce varsa iyiye yer yoktur, iyi düşünce varsa kötülüğe yer yoktur. seçim sizin.

                      5. bu yaşadığınız ruhsal bir aydınlanmanın eşiğidir. fakat siz kötü yaşam şartlarınızı devam ettiriyorsanız, 20 sene de ilaç kullansanız sizi tam olarak düzeltmez.

                      6. derealizasyon ve depersonalizasyonu tıp okuyanlar bile yaşar. herkes yaşar. ben küçükken arkadaşlarımla bilerek yapıyordum bunu. bu beynin kendini koruma yöntemidir. merak etmeyin geçer. sakın korkmayın. hatta o geldiği zaman o kafanın tadına varın (sürekli gelmez. bana da sürekli geliyor sanıyordum meğersem depresyonun verdiği hissizlik ve boşluk duygusuymış)

                      bana hala bu ataklar geliyor. ama geldiği gibi gidiyor. her seferinde azalıyor.
                      Last edited by flamenkocu; 11-12-2014, 03:23 AM.

                      Yorum


                      • #12
                        Sosyal Anksiyete Bozukluğunu yendim. Biraz cesaret ve inanç gerekiyor. Kendinde değerli bir şeyler olduğunu bilmek, eksik yönlerine rağmen artı yönlerini de düşünmek en kötü ne olabiliri düşünmek ve en önemlisi yapabiliyorsan bir kız arkadaş / sevgili edinmek. Bu arkadaş da senin gibi psikolojik veya değil herhangi bir soruna / rahatsızlığa sahip olursa çok daha iyi olur. Ben şahsen deneyimlerim doğrultusunda bunları düşünüyorum.

                        Yorum


                        • #13
                          Valla bende atlatmıştım 6 ay ilac kullanarak ne yazikki benim salaklıgımdan (tekrar madde kullandım) ve yine basladi simdi ugras ugras dur.

                          Yorum

                          İşleniyor...
                          X