Sürekli birşeyler düşünüyorum, sanki bir yerlerde birşeyler çok yanlış gidiyor gibi hissediyorum.
Yani sürekli psikolojik bir rahatsızlığım olduğu kaygısı çekiyorum ve sürekli kendimi izliyorum. İnsanların bana
nasıl davrandıklarını inceliyorum, benim çevreye nasıl tepkiler verdiğimi inceliyorum. Çok sosyal olmak istiyorum ama
insanlara hiç güvenmiyorum, yani dışarıda kendimi güvende hissetmiyorum. Aşk meşk işlerine cesaret edemiyorum. Sorumluluk
almayı hiç sevmiyorum. Eskiden bu kadar derin düşünmez, gelişigüzel yaşardım ve çok mutluydum. Şimdiki gibi mutlu olmak
için sebep aramıyordum, an'ı yaşıyordum yani o an'dan mutluydum.
Bazen 2-3 gün geçiyor bu rahatsızlığım ama sonradan birşeyler ters gidiyor sanki kafama birşeyi takıyorum böyle göğsüme
oturuyor sanki yakamı bırakmıyor bana kötü zamanlarımı hatırlatıyor ve yine başlıyor.
Bu nasıl birşey biliyor musunuz? Yapmak istediğim her şeye kaygıyla bakıyorum ya yanlış düşünüyorsam? Ya sandığım gibi
değilse? diye hep kaygı duyuyorum.
Kafamdan saniyede 500 düşünce geçiyor sanki. Olaylar gerçekleşmeden, ortada birşey yokken kuruyorum da kuruyorum. Sonra
kendimi kötü, kimsenin umursamadığı biri, yeryüzünde yanlızmısım gibi hissediyorum ve depresyona giriyorum. Sonra tekrar
kendimi telkin, motive edip durumdan çıkıyorum ama kısır döngü gibi kendimi kötü hissedince aha kara bulutum geldi ayvayı
yedik diyorum ve böyle devam ediyor.
Sanki böyle standart bir fikrim yok, bir gün bazı şeyleri doğru olarak nitelendiriyorum ertesi gün bir bakıyorum fikrim
değişmiş. Mesela kendi doğrularımı uygulamıyorum da o anki düşünceme göre doğrularım değişiyor. Bu sebepten tüm şartlarda,
ne olursa olsun kendimin arkasında duramıyorum. Çünkü fikirlerim sabit değil, sürekli bir önceki gün yaptıklarımdan
pişman olabiliyorum gibi hissediyorum.
Bir gün bakıyorum canımın en sıkıldığı zamanda can sıkıntımdan bile zevk alıyorum. Ertesi gün içime kötü bir his geliyor
birşeyler yapmalıyım diyorum can sıkıntımı geçirmeye çalıştıkça, çareler aradıkça daha beter ediyor beni. Oh anlatınca
rahatlıyorum biraz sanki...
Yani bazı günler hayatımın kendi kontrolüm altında olduğunu hissediyorum, attığım adımları hep doğru nitelendiriyorum.
Kendime çok güveniyorum, diğer insanlarla çok iyi anlaşıyorum. Kafamdaki tüm ampüller yanıyor yani o günler. Ama işte
hep öyle kalamıyorum, o kara bulut zaman kaybetmeden buluyor yine beni.
Bu bir rahatsızlık mıdır? Yani kendimle neden bu kadar ilgileniyorum? Dış dünyayı neden kontrolüm altında tutmak istiyor,
kimseye neden güvenmiyorum ve kendimi yanlızlaştırıyorum?
Yani sürekli psikolojik bir rahatsızlığım olduğu kaygısı çekiyorum ve sürekli kendimi izliyorum. İnsanların bana
nasıl davrandıklarını inceliyorum, benim çevreye nasıl tepkiler verdiğimi inceliyorum. Çok sosyal olmak istiyorum ama
insanlara hiç güvenmiyorum, yani dışarıda kendimi güvende hissetmiyorum. Aşk meşk işlerine cesaret edemiyorum. Sorumluluk
almayı hiç sevmiyorum. Eskiden bu kadar derin düşünmez, gelişigüzel yaşardım ve çok mutluydum. Şimdiki gibi mutlu olmak
için sebep aramıyordum, an'ı yaşıyordum yani o an'dan mutluydum.
Bazen 2-3 gün geçiyor bu rahatsızlığım ama sonradan birşeyler ters gidiyor sanki kafama birşeyi takıyorum böyle göğsüme
oturuyor sanki yakamı bırakmıyor bana kötü zamanlarımı hatırlatıyor ve yine başlıyor.
Bu nasıl birşey biliyor musunuz? Yapmak istediğim her şeye kaygıyla bakıyorum ya yanlış düşünüyorsam? Ya sandığım gibi
değilse? diye hep kaygı duyuyorum.
Kafamdan saniyede 500 düşünce geçiyor sanki. Olaylar gerçekleşmeden, ortada birşey yokken kuruyorum da kuruyorum. Sonra
kendimi kötü, kimsenin umursamadığı biri, yeryüzünde yanlızmısım gibi hissediyorum ve depresyona giriyorum. Sonra tekrar
kendimi telkin, motive edip durumdan çıkıyorum ama kısır döngü gibi kendimi kötü hissedince aha kara bulutum geldi ayvayı
yedik diyorum ve böyle devam ediyor.
Sanki böyle standart bir fikrim yok, bir gün bazı şeyleri doğru olarak nitelendiriyorum ertesi gün bir bakıyorum fikrim
değişmiş. Mesela kendi doğrularımı uygulamıyorum da o anki düşünceme göre doğrularım değişiyor. Bu sebepten tüm şartlarda,
ne olursa olsun kendimin arkasında duramıyorum. Çünkü fikirlerim sabit değil, sürekli bir önceki gün yaptıklarımdan
pişman olabiliyorum gibi hissediyorum.
Bir gün bakıyorum canımın en sıkıldığı zamanda can sıkıntımdan bile zevk alıyorum. Ertesi gün içime kötü bir his geliyor
birşeyler yapmalıyım diyorum can sıkıntımı geçirmeye çalıştıkça, çareler aradıkça daha beter ediyor beni. Oh anlatınca
rahatlıyorum biraz sanki...
Yani bazı günler hayatımın kendi kontrolüm altında olduğunu hissediyorum, attığım adımları hep doğru nitelendiriyorum.
Kendime çok güveniyorum, diğer insanlarla çok iyi anlaşıyorum. Kafamdaki tüm ampüller yanıyor yani o günler. Ama işte
hep öyle kalamıyorum, o kara bulut zaman kaybetmeden buluyor yine beni.
Bu bir rahatsızlık mıdır? Yani kendimle neden bu kadar ilgileniyorum? Dış dünyayı neden kontrolüm altında tutmak istiyor,
kimseye neden güvenmiyorum ve kendimi yanlızlaştırıyorum?
Yorum