Öncelikle yorum yapan ve ilgilenen site yöneticilerine sonsuz tşkler ederim...
1. Araba kullanırken ortalama 120km hızı gectiğim zaman kalbim güm güm atıyor.
2. Bugüne kadar -24 yaşında olmama rağmen- cinsel ilişkide bulunmadım.
Ne zaman karşı cinsin yanına yaklaşsam yine kalbim güm güm atıyor ve cinsel istek duyuyorum. (bu karşı cins kız arkadaşım)
3. Kulaklarımda testlerde tanımlanmış bir işitme kaybı var ve tıbbi olarak %45 lik bir kayıp var. Ama testlerde cıkan garipliğe göre kulaklarımdaki işitme kaybı oranı %45 den cok aşağı. Bana bu testleri uygulayan birisinin deyişiyle bende bir dikkat eksikliği var.
Mesela bunu kendimde şöyle görüyorum;
Tv de haber izlerken spikerin konustuklarını duyuyorum ama konusmadan sonra görüntü vermeye başlayıp o sırada cıkan sesleri duymakta zorlanıyorum.
Mesela;
yüzyüze bir insanla konustuklarımı duymama ihtimalim yok denecek kadar az. lakin arkamdan konusan bir insanı duymakta zorlanıyorum.
Mesela;
Türk ve kürt kelimelerini megafonla söyleseniz anlayamıyorum.
Stres ve diğer depresyon sebepleri üzerimde ama kendimi bunlara yenilmiş olarak görmüyorum.
Sizce sorun nerede heyecan ve dikkat yetersizliği çözümü varmı ne kadar etkili olur?
Saygılar...
Duyuru
Collapse
No announcement yet.
Aşırı heyecan ve dikkat eksikliği
Collapse
X
-
Aşırı heyecan ve dikkat eksikliği
-
Sevgili Selami;aslında sizin açtığınız konu üzerine bir şeyler yazmayı düşünürken,bir başka önemli durum hakkında düşüncelerimi aktarmayı daha çok istedim...
U34 ün dili,hitabeti,bilgisi ve kişiliği,bu güne kadar yazdıkları ile ortada iken,ve yine ayrıca benim kendisinin bu durumunu vurgulamama aslında hiç de ihtiyacı yokken,sadece rahatsızlığıma konu olduğu için ismini kullanmak durumunda kaldım ve bu anlamda kendisinden özür de dilerim...
Mesela ''mükemmelyaşam''kardeşimiz babası ile bile konuşamayağı bir uslup ile agresifleşmekten ve yaşı ilerlemiş olan insanların bir biçimde tedavi ile uğraşmalarına gerek olmadığından dem vurmuş,sanırım sonrasında bundan rahatsız da olmuş,ama o yazılanlar orada kalmış..Oysa karşısındaki insan ona ''siz''hitabeti ile cevap verirken ve onun yaşça kendisinden çok genç olduğunu da bilmesine rağmen nezaketinden herhangi bir taviz vermemiş..
''enescan''kardeşimiz de aslında hedefi belli olan bir uslup ile gayrimeşru ilişkileri tavsiye eden ''millet'' ten konuya girmiş...Her kimse bu millet..
Bana göre açılan başlıklara yorum getirmeden önce acil ve öncelikli olarak dilimizi kontrol edebilmeyi ve düzgün kullanmayı becerebilmeliyiz..
Yoksa bir konuda nasihat verseniz ne olur,çok bilgili olsanız ne olur..
Leave a comment:
-
ilk gokart yarışına girdiğimde bende değişik hissettim arkadaşlar sen anormalsin demişlerdi aşırı duyarlı olduğumuzu düşünüyorum
Leave a comment:
-
daha fazla ilgi olacagını yaklasım olacagını düsünüyordum galiba yanılmısım herkes sessiz
Leave a comment:
-
24 yaşında bekar bir insanın ilişki yaşamaması normal evlilik öncesi ilişki başka problemlere sebeb olur
sevdiğin seni seven biri ile evlen daha mutlu olursun milletin gayri meşru ilişki tavsiyelerine inanma insanın cinsel duyguları evlenince tam olarak tatmin olur
Leave a comment:
-
Guest repliedumut baba şaka yaptık valla kızma.
Leave a comment:
-
Re: Aşırı heyecan ve dikkat eksikliği 2
Orjinal yazı sahibi: Umut34Merhaba Selami,
Aramıza hoş geldiniz. Dün akşam birinci yorumumu gönderdiğimde yorgundum. Onun için hatalı cümleler kullanıp sizi üzmüş ve hakkımda kötü izlenim bırakmış olabilirim, (mesela "tecrübe kazanmak için umumhaneye gidiniz" cümlesinde olduğu gibi). Çok özür dilerim. Şimdi onları değiştirmiş ve yeni ilaveler yapmış bulunmaktayım.
Eğer birinci yorumumu okumuşsanız, tekrar okumanızı ve cevaplamanızı rica ederim.
İyi günler dilerim, U34
1. Araba kullanırken 120yi gecmek istedigim için degil neden o heyecanın beni kapsadıgını fakat baskasının kullandıgı araba da 200 le giderken heyecanlanmadıgımı ve o adam 200le giderken neden heyecanlanmadığını merak ettim.
2. Cinsel deneyimimin olmamasının nedeni dini yönün hep agır basmasıydı. Fakat görüşüm o ki evlilik hayatımda sürekli aynı heyecanı duyacagımdan yanayım.
3. Kulak olayında da dikkat eksikliğinin farkındayım ve aradıgım sey dikkat eksikliğini doğal yollarla gidermek.
ki;
Sözlerimin dertlerimin sıkıntılarımın tek çözümü kendi hayatımı stresten dertten uzaklaştırarak çözüme kavuşacagı kanaatindeyim.
Ama ben kendi hayatımı yasamıyorum benim bir ailem var ve onlara göre yaşamak zorundayım.
konuyu diger arkadaslarım yolundan saptırdıgı iicin üzüldüm.
burdaki gayem üzüntüleri paylaşarak aazaltmak
Saygılar
Leave a comment:
-
umut amca kırılacağını tahmin etmiştim ama aklımızdan gecenlerı soylemek aramızdaki samimiyeti ve dürüstlügü pekiştirme bamında sordum
ayrıca bazı hastaların takıntıları var senınkıde bumu dıye dusundum
benimde ilaç takıntım var eminimki her ilacı deneyeceğim bu neden seni kendime çok benzetiyorum ama ingilizcem olmadığı için senın gibi geniş kapsamlı araştırma yapamıyorum senden öğpreniyorum diyebilirim
sadece kafamıza takılan yaşın olmuştu bilmem belkide ilerde bende o yaşta kullanırım bizimkisi sadece meraktı bu merakıda gidermiş olduk sana ve yaptığın araştırmalarına çok büyük saygım var eğer seni incittiysem çok büyük özür ve af diliyorum
Leave a comment:
-
GTO ve Mukemmelyasamın şaka gibi yorumları Hk.
Merhaba GTO ve Mukemmelyasam,
Her nekadar yukardaki yorumlarınızı takılma ve bir nevi şaka olarak nitelendirdimsede, böyle bir şey yapacağınızı sizlere yakıştıramadığımdan, ciddiye alarak aşağıda cevaplamayı uygun gördüm.
GTO’nun 65 yaşın üzerinde depresyon çekenleri görmemesinin nedeni bu kişilerin mevcut olduğundan bihaber olması nedeniyledir.
Depresyon her yaşta ortaya çıkabilen bir hastalık. Ancak gençlere nazaran yaşlılarda daha fazla görülmesi gereken bir hastalıktır.
Günümüzdeki gençlerde ortaya çıkışının nedeni daha çok aşık oldukları kişilerle ilişkilerin bozulması, ÖSS’yi kazanamamaları, iş bulma zorlukları, buldukları işlerden tatmin olamamaları, gibi nedenlerledir. Tedavileri yaşlılara nazaran daha kolaydır. Çünkü bünyeleri daha kuvvetlidir başka hastalıkları olmadığında her türlü ilacı kullanabilirler.
Benimde gençliğimde depressif dönemlerin olmuştu. Ancak ozamanki gençler ne depresyonun adından nede herhalde çok az sayıda olmaları yüzünden Psikiyatrist adlı doktorların bulunduklarından bihaberdiler. Bu yüzden bundan 9 yıl öncesine kadar ne psikiyatrise göründüm nede onun yazacağı antidepressan ilaçlarını kullanmadan durumu idare ettim.
Benim gibi yaşlılar, bu devrelerini atlatmış çalıştıkları işlerden emekli olmuş kişilerdir. Emekli olan kişi kendini depresyondan koruyabilmesi için çok daha fazla engellerle karşılaşma durumundadır. İlk başlarda iyi gelen emeklilik, bir süre sonra kişinin hayatını monotonlaştırır. Benim yaptığım gibi sırf monotonluktan kurtulmak üzere, kendine ait bir iş kurmağa çalışır. Ticari tecrübesi olmadığından kurduğu işi kapatma durumunda kalır.Bu onun için bir mağlübiyet ve stres verici bir durumdur.
Bazıları çocukluk veya okul dönemindeki arkadaşlarını arıyarak onlarla bir araya gelmeğe çalışır, eğer emekliliğini yaşadığı şehirden başka şehirlerde veya ülkede çalışarak kazamışsa bunda da muaffak olamaz. Gençliğinde mevcut olan sempati duyduları anne babaları, aile büyükleri, abi veya ablaları dünyadan göçmüşlerdir.Çocukları varsa onlarda onlarda evlendiklerinden ayrı evlerde veya şehirlerde yaşamaktadırlar.
Neticede yaşlı kişi kendini boşlukta yanlız kalmış hisseder, dolayısıylede ruhsal çöküntüye uğrar. Eğer benim gibi yabancı uyruklu bir eşi varsa, birlikte iki yanlız kişi olarak hayatınıı sürdürmeğe devam eder. Derken eşinin veya kendisinin tehlikel bir hastalığı ortaya çıkabilir (benim eşimde 2 defa olduğu üzere), bunun endişesine kendini kaptırır. Tedavi masraflarını karşılamada zorlukla karşılaşmassa da bu endişenin yaratacağı stres yukardaki nedenlerle zaten bozulmuş ruhsal dengesinin daha fazla bozulmasına neden olur.
Şimdi soruyorum sizlere ruhsal dengesinin bozulması nedeniyle depresyona giren +65 yaşındaki kişi doktora gidip yazacağı antidepressanı kullanmadan başka ne yapabilir. Sizler benim yaşımda olsanız neden ilaç kullanmazdınız?. Geri kalan ömrünüzün kısa oluşu yüzündenmi? Nasıl olsa antidepressanların yaşlılarda işe yaramıyacağından 100% emin olmanız yüzündenmi?
Geri kalan ömrümün 1-1,5 yıl olduğunu bilsem bende boş verip kullanmam. Ama Allah daha uzun ömür vermişse neden geçicide olsa geri kalan ömrümü, ilaçlar vasıtasıyle depresyonun azabından kurturarak yaşamıyayım?
Kardeşlerim, bu ilaçları ben kendi başıma kullanmaya başlamadımki vizite ücreti ödediğim doktorlar reçeteledikleri için kullanmış oldum. Mamafi şimdiye kadar yazdıklarının hiç biride faydalı olmadı o başka bir mesele. Bana göre mesele, yüksek tansiyonum yüzünden yazabildikleri çeşitlerinin çok az olmasında.
GTO demişki benim ilaç takıntım var. Çok doğu evet var. Bu takıntının nedeni şimdiye gittiğim doktorların bana uygun bir ilaç bulamamaları, ve bunu kendi araştırmalarımla bulabileceğimin takıntısı. Son bir tanesini buldumda, faydalı olurmu olmazmı şans işi. Çok zayıf ihtimallede olsa hipertansiyon yaratma riski yüzünden kararsızlık içindeydim. İyiki bana şaka gibi gelen yorumlarınızı göndermiş oldunuz. Zira bu ilacı denemeye beni motive etmiş oldunuz. Dolayısıyle şakalarınız için her ikinizede teşekkür ederim.
Bu arada bir üyenin babasına ilaç kullandırabilmek için açtığı konuyu aşağıdaki Link vasıtasıyle okumanızı rica ederim.
Link: http://www.psikoloji.gen.tr/modules....topic&p=479739
Sağlıcakla kalın, U34
Leave a comment:
-
birde yaptığın araştırmalar gerçekten süper ötesi bunlarıda bizden esirgemediğin için çok teşekkür ederim
Leave a comment:
-
aynı fikirdeyim goto ama onuda kırmak istemiyorum o yaşa biz gelmemişiz ondan yanlış düşüncelerimiz oluşmuş olabilir ama ben o yaşta olsam ilaç kullanmazdım heralde aslında kendisini nasıl rahat hissediyorsa onu yapsın ölümlü dünya zaten seni kırmak istemiyorum umut amca ama bunlarıda duşunmuyor değiliz
Leave a comment:
-
Guest repliedumut34 65 yaşın üzerinde bir amca fakat hala ilaç arayışında kendisi ben hiç o yaşta hala depresyon çeken görmedim acaba amcanın ilaç takıntısım ıvar??
Leave a comment:
-
ilacı bırakmak seni biraz agresif yapmış anlaşılan umut34 ne yapacan bıraz sabretmen gerekiyo artık
Leave a comment:
Leave a comment: