Bir iki filmde seyrettim böyle birşeyi ve bir kitapta okudum.. Özüme ters bir durum (hani beyin kabullenemez/anlayamaz ya öyle birşey)! Kitapta okuduğum çok etkiledi esas: kişisel gelişim kitabının yazarı eşini yıllar önce tanıdığında gözünün dışarılarda olduğunu belirtmiş. Bunu kötü birşey olarak algılamayın: 1. Türk kültürü değil (yazar yabancı) 2. Dışarıdan gelen bir birliktelik isteğine evet demek zorunda değil bayan (o anda kabul etmesi de garip ama!). Derken ilişkileri başlıyor ve daha önce söylediğim gibi hatun başka erkeklere yöneliyor.. Bana garip olan konu yazarın yılmadan, usanmadan o bayanın, gözü dışarılarda olsa da, o kişi için uğraşması! ve evlenmişler ve de ara ara sorunlar olsa da (yazarın kişisel gelişim kitabında belirttiği yöntemle) sorunlarını aşıyorlarmış.
Benim hep kafamda büyük bir soru işareti? Eğer biri için uğraşacaksam "O" diyebileceğim kişi kim? Şimdiye kadar ilişkilerimde hoşnutsuz bir yüz ifadesi görsem karşı cinste ve/veya aldattığının şüphesine girsem: çatt diye bıraktım. Aldatılma olayına karşı da çok hassasım kabul (gerçi kim değil ki) ama benim ki biraz farklı ben eşimi/kız arkadaşımı sürekli yoklarım acaba aldatıyor mu diye? Bu sorunlu tarafım kabul ediyorum. Bu iki bilinmeyenli bir denklem resmen: bir tarafım 'acaba o, "O" diyebileceğim sevgimi hak eden insan mı?' sorusuna gömülmüşken diğer tarafım 'acaba çok mu hassas düşünüyorum, belki akışına bırakabilsem gözü dışarılarda olan birisi dahi olsa zamanla herşey düzelir mi?' düşüncelerinde..
Şu anda günlerimde ise gün bulup gün yiyen ruh halindeyim ister istemez.. Ne kimseyi üzmek istiyorum ne de üzülmek istiyorum: açıkçası aramıyorum (aranmıyorum!) bir birliktelik!
Benim hep kafamda büyük bir soru işareti? Eğer biri için uğraşacaksam "O" diyebileceğim kişi kim? Şimdiye kadar ilişkilerimde hoşnutsuz bir yüz ifadesi görsem karşı cinste ve/veya aldattığının şüphesine girsem: çatt diye bıraktım. Aldatılma olayına karşı da çok hassasım kabul (gerçi kim değil ki) ama benim ki biraz farklı ben eşimi/kız arkadaşımı sürekli yoklarım acaba aldatıyor mu diye? Bu sorunlu tarafım kabul ediyorum. Bu iki bilinmeyenli bir denklem resmen: bir tarafım 'acaba o, "O" diyebileceğim sevgimi hak eden insan mı?' sorusuna gömülmüşken diğer tarafım 'acaba çok mu hassas düşünüyorum, belki akışına bırakabilsem gözü dışarılarda olan birisi dahi olsa zamanla herşey düzelir mi?' düşüncelerinde..
Şu anda günlerimde ise gün bulup gün yiyen ruh halindeyim ister istemez.. Ne kimseyi üzmek istiyorum ne de üzülmek istiyorum: açıkçası aramıyorum (aranmıyorum!) bir birliktelik!
Yorum