Duyuru

Collapse
No announcement yet.

Kitaplardan alıntılar...

Collapse
X
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Clear All
new posts

  • Kitaplardan alıntılar...

    Evet arkadaşlar,güzel alıntılar yapabiliriz buraya...Ben çok sevdiğim Oğuz Atay'dan bir kaç şey paylaşmak istedim sizlerle...


    …Ve biz onlara diyeceğiz ki:

    "Hesaplaşma günü geldi. Şimdiye kadar yalnız din kitaplarında yargılandınız. Biz fakirler, zavallılar, yarım yamalaklar, bu kitapları okuyup teselli olurken içinizden güldünüz. Ve çıkarınıza baktınız. Hatta gene sizlerden, sizin gibilerden, büyük düşünürler çıktı ve bu kitapların bizleri uyuşturmak için yazıldıklarını ileri sürdüler. Biz zavallılar, ya bu düşüncelerden habersiz kaldık, ya da bunları yazanları bizden sanarak alkışladık. Yani uyuttular alkışladık, uyandırıldık alkışladık. Her ne kadar bugün siz suçlu, biz yargıç sandalyesinde oturuyorsak da gene acınacak durumda olan bizleriz. Esasında, sizleri yargılamaya hiç niyetimiz yoktu; sizin dünyanızda, o dünyayı bizlerin sanıp yaşarken, hepinize hayrandık. Sizler olmadan yaşayabileceğimizi bilmiyorduk. Ayrıca, dünyada gereğinden çok acıma olduğuna ve bizim gibilerin ortadan kaldırılmamasının sizlerin insancıl duygularına bağlandığına inanmıştık. Bu çok masraflı dünyada bir de bize bakmanız katlanılması zor bir fedakarlıktı. Arada bir bize benzeyen biri çıkıyor ve artık yeter diyordu. Onunla birlikte bağırıyorduk: artık yeter! Bazen kazanıyorduk, bazen kaybediyorduk ve sonunda her zaman kaybediyorduk. Onlar da sizin gibi onlardı. Düzeni çok iyi kurmuştunuz. Hep bizim adımıza, bize benzemeyen insanlar çıkarıyorduk aramızdan. Kimse bizim tanımımızı yapmıyordu ki biz kimiz bilelim. Gerçi bazı adamlar çıktı bizi anlamak üzere; ama biz kimiz bilelim. Gerçi bazı adamlar çıktı bizi anlamak üzere; ama bizi size anlattılar, bizi bize değil. Tabii sizler de bu arada boş durmadınız. Bir takım hayır kurumları yoluyla hem kendinizi tatmin ettiniz, hem de görünüşü kurtarmaya çalıştınız. Sizlere ne kadar minnettardık. Buna karşılık biz de elimizden geleni yapmaya çalıştık: kıtlık yıllarında, sizler bu dünyanın gelişmesi ve daha iyi yarınlara gitmesi için vazgeçilmez olduğunuzdan , durumu kurtarmak için açlıktan öldük; yeni bir düzen kurulduğu zaman, bir düzenin yerleşmesi için, eski düzene bağlı kütleler olarak biz tasfiye edildik (sizler yeni düzenin kurulması için gerekliydiniz, bizse bir şey bilmiyorduk); savaşlarda bizim öldüğümüze dair o kadar çok şey söylendi ki bu konuyu daha fazla istismar etmek istemiyoruz; bir işe, bir okula müracaat edildiği zaman fazla yer yoksa, onlar kazansın, onlar adam olsun diye biz açıkta kaldık; yani özetle, herkes bir şeyler yapabilsin diye biz, bir şey yapmamak suretiyle, hep sizler için bir şey yapmaya çalıştık.. Bütün bunlar olurken birtakım adamlar da anlayamadığımız sebeplerle anlayamadığımız davalar uğruna yalnız başlarına ölüp gittiler. Böylece bugüne kadar iyi (siz) kötü (biz) geldik. Bize sizleri, yargılamak gibi zor ve beklenmeyen bir görev ilk defa verildi; heyecanımızı mazur görün.

    Aramızda hukukçu olmadığı için söz uzatılmadı, sanıkların kendilerini savunmalarına izin verilmedi. Gereği düşünüldü. Sanıkların ellerinden başarılarının alınmasına oybirliğiyle karar verildi.”

    (Tutunamayanlar-Oğuz Atay/İletişim Yayınları 35.Baskı 2004 s225-s226)
    Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim.

  • #2
    Evet bu yüzden, yorgunluğumu anlatamıyorum kimseye Olric. Yakınmalarımda ince bir alay görüyorlar. Bu inceliği bana yakıştıranlar tabii cahil insanlar. Ötekilerle artık görüşmüyorum. Darıldım onlara. Onlar bu dargınlığımın farkında değil tabii. Kapıdan çıkıp gidince hemen unutuluyorum. Bir de benimle uğraşacak vakitleri yok. Çünkü uğraşmayadeğmiyorum. Ben de darıldım onlara işte. Yolda,onlardan birini görünce, sıkılarak gülümsüyorum. İçimden geçenleri saklamak istiyorum. Onların içinden ne geçtiğini anlayamıyorum; yüzlerinden belli olmaz ki duyguları. Bu nedenle,yüzlerini görmek içime sıkıntı veriyor. Sıkıntıma onlar sebep oldu sanki. Hepsi de sanki hiçbir şey olmamış gibi rahatça yürüyor yolda. Karşıdan karşıya emin adımlarla geçiyorlar. Günlük yaşayışlarını sürdürüyorlar. Galiba yalnız ben yoruldum. Ve bu yorgunluğumu yaşamak zorundayım. (TUTUNAMAYANLAR)
    Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim.

    Yorum


    • #3
      Orjinal yazı sahibi: sosyalfobik24
      ))) relaks olalım ,gerilmeyelim, ikinizde haklısınız... nere çekersen oraya gidiyor laf


      Nereye çekersen oraya mı gidiyor sen yapma bari ya
      Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim.

      Yorum


      • #4
        Juliet: Eğer sevgin azalacaksa gittikçe çoğalan aşkımdan, bırak avcılar çıkarsın kalbimi yerinden! Sök at ne varsa: çamura bulanmış sevdaları, bu dağların ceylanlarını, kana susamış kontları ve senden arta kalan şu cılız bedenimi! Yok et benim olmadığım bütün şatoları. Görebileceğin bir şey kalmasın benden kalan…
        ''People who don't know me think I'm quiet, people who do wish I was.''

        Yorum


        • #5
          Orjinal yazı sahibi: sosyalfobik24
          Raskolnikov yürürken, "Acaba neredeydi?" diye düşündü. "Nerede okumuştum, hani bir idam mahkumu ölümünden biraz önce şöyle söylemiş ya da düşünmüştü: 'Yüksek ve sarp bir kayalıkta, ancak iki ayağımın sığabileceği, dar bir çıkıntıda, dört bir yanım uçurumlar, okyanuslar, sonsuz bir gece, sonsuz bir yalnızlık ve hiç bitmeyecek bir fırtınayla sarılmış durumda yaşamak zorunda olsam ve bütün ömrümce, bin yıl boyunca, hatta sonsuza kadar o bir karış toprakta durmamda gerekse o şekilde yaşamak, şu anda bir yarım saat içinde ölecek olmaktan çok daha iyidir.' Yeterki yaşasındı, sırf yaşasın! Nasıl olursa olsun, ama yeterki yaşasın!..."

          DostoyeVski - SUÇ VE CEZA



          Bu çok iyiymiş =)
          Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim.

          Yorum


          • #6
            tutunamayan90 çok güzel bir başlık ve paylaşımlar da çok hoş. ama lütfen kısa alıntı yapın. daha zevkli oluyor teşekkürler , takipteyim.
            Dilsiz kulaksız sözün , can gerek anlayası...

            Yorum


            • #7
              Allah’ın nebilerinden birine şöyle vahyettiği söylenir. “Bana çok latif bir zeka ve gizli bir zerafetle ulaş. Zira ben bunu seviyorum.” O peygamber :”Ey Rabb’im. Latif zeka nedir?” Allah :” Üzerine bir sinek dahi konsa O’nu benim kondurduğumu bilmen ve benden onu kaldırmamı istemendir.” Peygamber:”Peki ya gizli zerafet nedir?” Allah :”Sana bir buğday tanesi kadar bir nimetim dahi ulaşsa , bunun benden olduğunu ve benim bununla seni hatırladığımı bilmendir.”

              Allah sevgisi , ibni kayyim el cevziyye
              Last edited by güllale; 21-04-2012, 03:50 PM.
              Dilsiz kulaksız sözün , can gerek anlayası...

              Yorum


              • #8
                ''Şimdi acının ne olduğunu gerçekten biliyordum. Ayağını bir cam parçasıyla kesmek ve eczanede dikiş attırmak değildi bu. Acı insanın yüreğini paralayan, sırrını kimseye anlatmadan birlikte ölmesi gereken şeydi. Kollarda, kafada en ufak güç bırakmayan, yastıkta kafayı bir yandan öbürüne çevirme cesaretini bile yok eden şeydi.''
                ''People who don't know me think I'm quiet, people who do wish I was.''

                Yorum


                • #9
                  korkular köpek gibidir.kaçarsan kovalar, kovalarsan kaçar.korkunun panzehiri harekete geçmektir. "Kafesin İçerisinde ki Hayat" ( Cengiz Erşahin )

                  KuzuZade
                  Derdest etti gönlümü serabınla gelen nazarın, n'ola ki aslına rücu etse suret-i nigarın..BeyZade
                  BEYNİNİZİ değiştirin , HAYATINIZ değişsin... ( Dr. Daniel G. Amen )
                  Psikiyatrik rahatsızlığı olan bu kitabı okusun etkili çözüm bulacaksınız. !

                  Yorum


                  • #10
                    Kafam cam kırıklarıyla dolu doktor. Bu nedenle beynimin her hareketinde düşüncelerim acıyor, anlıyor musun? Bütün hayatımca bu cam kırıklarını beyin zarımın üzerinde taşımak ve onları oynatmadan son derece hesaplı düşünmek zorundayım (Tehlikeli Oyunlar)
                    Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim.

                    Yorum


                    • #11
                      ...
                      Zaman!.. Ne müthiş bir şey;
                      Allah'ın azametine ne müthiş delil... Bir ağ gibi, Allah zamanı
                      üzerimize atmış... Her şeyin üstünde zaman, herşeyin!.. Meselâ,
                      îbn-i Sina ışığı zamanın dışında farzederdi. Halbuki bugün ispat
                      edilmiş bulunuyor ki, ışık bir saniye-. de 300 bin kilometre hızla
                      akıyor. O da zamani... Zamanın dışında hiçbir şey yok; birşey var
                      içimizde zamanın dışına tırmanmak isteyen... Zamana sığamayan
                      birşey var insanda, o da ruh! Çünkü o zamansızlık âleminin
                      hatıralarını taşıyor. Fakat, biz farkında değiliz.
                      ...

                      Necip Fazıl Kısakürek - Dünya Bir İnkilap Bekliyor

                      KuzuZade
                      Derdest etti gönlümü serabınla gelen nazarın, n'ola ki aslına rücu etse suret-i nigarın..BeyZade
                      BEYNİNİZİ değiştirin , HAYATINIZ değişsin... ( Dr. Daniel G. Amen )
                      Psikiyatrik rahatsızlığı olan bu kitabı okusun etkili çözüm bulacaksınız. !

                      Yorum


                      • #12
                        "Kebap kokusu duyup geldim buraya;gördüm ki eşek dağlıyorlarmış."
                        Ladesçi...
                        Sussak ölüm, konuşsak intihar...

                        Yorum


                        • #13
                          Prof.Muhammed Gazali - Müslümanın Ahlakı kitabından...
                          Peygamber efendimiz ölüm anında yatakta yatarken Cebrail ve Azrail a.s. yanına gelmişler. Azrail içeri girmemiş kapının dışında durmuş Cebrail içeri girmiş.
                          Peygamber efendimize; " Azrail içeri girip Allah'ın emrini yerine getirmek için izin istiyor " demiş.
                          Her şey güzel olacak...

                          Yorum


                          • #14
                            Birkaç kez tuvalin başına oturdum. Aldım elime fırçaları. Sonra baktım tuvale. "Ulan" dedim. "En iyi resim bu işte!" Pürüzsüz, hatasız. Daha iyisini yarılsam yapamam. Attım bir imza sağ alt köşesine. Tarih de koydum yanına amatörler gibi.

                            Hakan GÜNDAY, Kinyas ve Kayra(Sf.234)
                            Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim.

                            Yorum


                            • #15
                              Ben sadece fazlasıyla ciddiye almıştım, küçükken babamın bana birini üzdüğümde söylediği o sözü. " kendini karşındakinin yerine koy" ve ilk başlarda bunu o kadar çok yapmıştım ki, bir gün dönüş yolunu yani kendimi bulamadım.

                              Hakan GÜNDAY, Kinyas ve Kayra
                              Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım. Tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim.

                              Yorum

                              İşleniyor...
                              X