Yoğun Duygu Durumu

Duygularımı yoğun yaşadığım, mantığımın silindiği durumlar oluyor bazı bazı... Merak ettim sizlerde de oluyor mu?

Haberleri seyrederken: dövülen çocuk, veya en temelinde bir çocuğun korkusunu gördüğüm zaman, sinirlerim çoook artıyor.. O anda o çocuğa o korkuyu yaşatanlar yanımda olsa bi kaşık suda boğarım mesela...

Yine haberleri izlerken: şehit annelerinin, eşlerinin, en fazla da çocuklarının, ağıtlarını gördüğümde resmen ağlayasım geliyor... Kaldıki kolay kolay sulu göz olmam...

Filmlerde izlediğim, hikâyelerde okuduğum veya direk gördüğüm Aile Sahnelerinde mutluluğu, huzurluluğu yaşıyorum içimde...

:lol: Matrix tarzı uçarı, beyin sınırlarını zorlayan filmlerde hayranlığı doyasıya yaşıyorum...

Evet sizlerde neler var? Sizde de var mı duyguları yoğun yaşama durumu???

Sevgiler ve de Saygılarla...

[Arrrslan]

1 saat kadar önce Hayat TV'yi izliyordum. Savaşlardan kayıtlar gösteriyordu. Öyle sinirlendimki... Filistin'in, ABD'nin bir uçağına dahi karşı koyma gücü yokken çok adaletsizce bombalar yağdırılıyordu. İnsanların gözlerindeki korku ve çaresizlik, bir köşeye çöküp titremeleri... Anlatılacak gibi değil gerçekten.

Bir de bazı reklamlarda duygu yoğunluğu yaşıyorum. Özellikle bir hotel reklamı var hani hotelin önünde duran arabada adamla kadın kavga ediyor, orada çalışan bunu fark ediyor... İnsanlık-duyarlılık ölmemiş dedirtiyor ama tabi burada hizmetin kalitesi sunuluyor. Yoksa sen gidip aynısını hotelin önünde taklit et, nerdee..
Hele şu okul bi bitsin, bak o zaman ben ne reklamlar yapacağım, inşallah. Gerçi okulun bitmesine gerek yok, bu yaz mümkünse başlayacağım. Şimdiden 10 kadar tasarladığım var. Hm bir de reklam ile ilgili bir başlık açacaktım, hatırladım sayende.

1 saat kadar önce Hayat TV'yi izliyordum. Savaşlardan kayıtlar gösteriyordu. Öyle sinirlendimki... Filistin'in, ABD'nin bir uçağına dahi karşı koyma gücü yokken çok adaletsizce bombalar yağdırılıyordu. İnsanların gözlerindeki korku ve çaresizlik, bir köşeye çöküp titremeleri... Anlatılacak gibi değil gerçekten
.

eğer allah varsa bunlar onların yanına kalmayacak eğer o allahsa bunun cezasını verecektir zaten :?: bizler dünyanın neredeyse hepsinin içinde hükümdarlık sağladık osmanlı olarak ama böyle şeylere başvurulmamıştı bunun bir haksızlık olduğunu düşünüyorum düşündükcede cıldırıyorum...

..

Sadece duygulardan oluştuğumu düşünüyorum ve her şeyden kolayca etkileeniyorum. En çok ta kibritçi kız masalından. Hala gözlerim dolar. Ara ara mantığımda iş başına gelmeye başladı bu nedenle seviniyorum ama duyarsız kalmamak gerek diye düşünüyorum. bİR gezete çıkarılmış italyada içinde hiç kötü haber olmayan. BUgeldi aklıma hem iyi hem kötü. Savaş sahnerleri istemiyyorum içim sızlıo.

[semaver]

Beni yoğun duygular zaman zaman dinlendirdiği gibi bazende çok yoruyor.

Ama duygularım yoğunlaştığında sanki daha bir ben oluyorum..

Kötü olaylar iç acıtan olaylardan kaçmak istiyorum. Çünkü içim kaldırmıyor artık.

Hala şiir okuyan bir çocuk duysam ağlarım.

Her tür tören beni çok etkiler ve gözlerimden yaşgelir. Bunu engelleyemiyorum..

Bir nikah töreninde göz yaşımı tutamadım. Damadın annesine dedim. Ne mutlu ne kadar güzel bir an ...

Kadın şaşkınlıkla yüzüme baktı ''ne varmış ağlayacak kız anası ağlasın ben gelin alıyorum '' dedi..

Yani ne diyeyim.

[psikomustafa]

kendi sorunlarım bana yetiyor. başkalarının sorunları ile ilgilenecek halde değilim.

Re: Yoğun Duygu Durumu

Evet sizlerde neler var? Sizde de var mı duyguları yoğun yaşama durumu???

Sevgiler ve de Saygılarla...

her duyguyu uç noktada yaşayan biri olarak;
Benim için ortası yoktur..
Bunun bana getirisi bazen olumlu bazen olumsuz tabi...

örneğin paro;aynen senin gibi tv izlerken üzücü haberlere asla dayanamam.

İlişkilerimde de böle...Ya çok severim yada hiç bir şey hissetmem..

kısacası ben duygularımı çok yoğun yaşıyorum..
Hele mantık devreden çıkıp duygular başa geçti mi 8O

vay halime...

Yazılarınız okurken hatırladım da. Milli bayramlarda duygularım kabarır, tüylerim diken diken olur...

Katılımlarınız için sağolun arkadaşlar...

Milli bayramlarda ben de öylesine yoğun duygular içine girerim ki, mesela, bir sene TRT de verilen Atatürk'le ilgili çoğu görüntüleri ilerde olur da Allah korusun rejim falan değişir diye videoya almıştım.

Çaresizlik içindeki insanları, başına kötü şeyler gelen çocukları ve en önemlisi şehit cenazelerini izlerken gözyaşlarına boğuluyorum.

Uğur Dündar'ın "yoksa rüya mı" isimli programında ailenin evine kavuştuğu anı sevinçten ağlayarak izlediğim güzel şeyler de var tabii.

Biraz biz Türk milleti duyguları yoğun insanlarız, değil mi?

[Mentat]

bizler dünyanın neredeyse hepsinin içinde hükümdarlık sağladık osmanlı olarak ama böyle şeylere başvurulmamıştı bunun bir haksızlık olduğunu düşünüyorum düşündükcede cıldırıyorum...

+1
1800'lerin Emperyalizmi yeni adı olan "demokrasi bekçiliği" ile sürdürülüyor. olan bu. Amerika dünyanın büyük ağabeyi ve elindeki sopayla istediğini hizzaya diziyor, istediğinin kafasına vuruyor. Soğuk savaş zamanlarıda gergindi ama etrafta böyle bir at koşturmaca yoktu.

Benim asıl sinirlendiğim, insanlarımızın bu kadar balık hafızalı olması.. Bu kadar tepkisiz bu kadar umarsız durması.. işte bu gibi durumlarda içime pompalanan adrenalinle bir öfke, nefret, hiddet duyguları kaplıyor.

Ellerinden yaptığı insanlık dramlarının kiri hiçbir zaman çıkmayacak Fransa gidiyor ermeni tasarısını geçiriyor. Ve biz burada üzülüyoruz. Türkiye haritalarını değiştirip yayınlıyorlar üzülmekle yetiniyoruz. Fransız cosmopolitan dergisinde PKK kadınlarını "Özgürlük Savaşçısı Amazonlar" olarak röportajları yayınlanıyor sayfalarca dağdaki yaşantılarından fotoraflar ve akaleler yayınlanıyor uyuyoruz.. gözlerimizi kapatıyor, olmamış kabul etmeye çalışıyoruz...

Sadık Müttefikimiz denen Amerika, topraklarımız sevr anlaşması altında pay edilirken, paylaşan devletlere tam destek verdiğini belirten notalar yayınlıyor ama biz bilmiyoruz. Topraklarımızda yaşayan ermenilere misyonerleri vasıtasıyla özgürlük ve isyan aşılıyor ama biz sindiriyoruz..

Ruslar Osmanlının fiziki olarak çökmesi için en önemli faktörü yaratan millet, ki Stalin zamanında Kars, ardahan gibi şehirlerimizi doğrudan talep edecek cürreti göstermiş.. Boğazların kontrolünü açıkça istemiş.. dikkat edin bunlar atatürkten sonraki gelişmeler osmanlı zamanı değil...

Bırakın Yunanistan, Bulgasristan, Suriye Iran gibi küçük devletleri.. Onlar havlayan köpek ama asıl büyüklere bakın... AB yazan kapılarında ağladığımız, bize yaptıkları tüm haksızlıklarına rağmen örnek aldığımız...

Uyanın artık uyanıni haysiyetimizi, benliğimizi kurtarmak için silkinin ve kendinize gelin!!!

(Alın size duygu yoğunluğu)

[Mentat]

Re: ..

...En çok ta kibritçi kız masalından. Hala gözlerim dolar. ...

:lol: Ahahhahahh! :lol: Vallahi tamamen aklımdan çıkmıştı.. kibritçi kız! Hakkaten ne acıklıdır o öykü..

..

tam da duygu durumları olayını yaşıyorum şimdi şu anda........ gencecik birinin ölmesini duymuş olmam nedeniye. aslında bu tetikleyici gibi bir şey. biraz dikkatsizlik biraz yollar ve ona eklenen yollar. Üüzülüyorum ağlayamıyorum kalbim doldu resmen!
öncden kötü haberlerin olmadığı gazeteden bahsetmiştim o geldi yine aklıma. Kötü haberlerin olmadığı bir yerde yaşasaydım ne olurdu dedim bu gün ama öyle de olmazdı. Ağlayıp içimin zehrini atamak isteyip atamamak kötü be.
duygularım işte. V duygulanımlarım.....

[darksoul]

evet arkadaşım banada oluyo bunu çok iyi bilirsin olmadık yere gülmeye başlıyorum saçma sapan şeylere olmadık yerde yolasım geliyo saçlarımı :twisted:

Re: Yoğun Duygu Durumu

Evet sizlerde neler var? Sizde de var mı duyguları yoğun yaşama durumu??? .

Evet oluyor paro... nasıl desem... :roll: mesela bugün bi okula gittim... Türk bayrağını görüyorum... askerlerin resimlerini... ülkemizle ilgili şiirleri... yazıları görüyorum... okuyorum... tüm hücrelerim sanki elektro şok almış gibi etkileniyor... gözlerim doluyor... ağlamak istiyorum... bu vatan ve millet sevgisi beni derinden etkiliyor... geçenlerde çarşıdayım mesela 10. yıl marşı söyleniyor... o sırada oturuyorum bir park cafede, bütün hislerim alt üst oldu yemin ederim... yalan gelir size... birden gözlerimden yaşlar boşaldı... bende söylemeye başladım... mırıldandım... Allahım nedir bu hisler... inanılmaz... tarif edemem yaşadığım şeyi... bu tür mevzular beni derinden etkiliyor ve çok duygulandırıyor.....

bizler dünyanın neredeyse hepsinin içinde hükümdarlık sağladık osmanlı olarak ama böyle şeylere başvurulmamıştı bunun bir haksızlık olduğunu düşünüyorum düşündükcede cıldırıyorum...

+1
1800'lerin Emperyalizmi yeni adı olan "demokrasi bekçiliği" ile sürdürülüyor. olan bu. Amerika dünyanın büyük ağabeyi ve elindeki sopayla istediğini hizzaya diziyor, istediğinin kafasına vuruyor. Soğuk savaş zamanlarıda gergindi ama etrafta böyle bir at koşturmaca yoktu.

Benim asıl sinirlendiğim, insanlarımızın bu kadar balık hafızalı olması.. Bu kadar tepkisiz bu kadar umarsız durması.. işte bu gibi durumlarda içime pompalanan adrenalinle bir öfke, nefret, hiddet duyguları kaplıyor.

Ellerinden yaptığı insanlık dramlarının kiri hiçbir zaman çıkmayacak Fransa gidiyor ermeni tasarısını geçiriyor. Ve biz burada üzülüyoruz. Türkiye haritalarını değiştirip yayınlıyorlar üzülmekle yetiniyoruz. Fransız cosmopolitan dergisinde PKK kadınlarını "Özgürlük Savaşçısı Amazonlar" olarak röportajları yayınlanıyor sayfalarca dağdaki yaşantılarından fotoraflar ve akaleler yayınlanıyor uyuyoruz.. gözlerimizi kapatıyor, olmamış kabul etmeye çalışıyoruz...

Sadık Müttefikimiz denen Amerika, topraklarımız sevr anlaşması altında pay edilirken, paylaşan devletlere tam destek verdiğini belirten notalar yayınlıyor ama biz bilmiyoruz. Topraklarımızda yaşayan ermenilere misyonerleri vasıtasıyla özgürlük ve isyan aşılıyor ama biz sindiriyoruz..

Ruslar Osmanlının fiziki olarak çökmesi için en önemli faktörü yaratan millet, ki Stalin zamanında Kars, ardahan gibi şehirlerimizi doğrudan talep edecek cürreti göstermiş.. Boğazların kontrolünü açıkça istemiş.. dikkat edin bunlar atatürkten sonraki gelişmeler osmanlı zamanı değil...

Bırakın Yunanistan, Bulgasristan, Suriye Iran gibi küçük devletleri.. Onlar havlayan köpek ama asıl büyüklere bakın... AB yazan kapılarında ağladığımız, bize yaptıkları tüm haksızlıklarına rağmen örnek aldığımız...

Uyanın artık uyanıni haysiyetimizi, benliğimizi kurtarmak için silkinin ve kendinize gelin!!!

(Alın size duygu yoğunluğu)

bu hangi düşünürden alıntı ?kaynak belirtmemişsin.kesin uydurma.


(arkadaşlar yazdığım, mentatın, başka foruma yazdığı bir yoruma karşılıktı.o forum başlığı silindiğinden burda cevap vermek durumunda kaldım)

mentat bilmem sana normal geldi mi bu yaptığım.senin normalde yapmaya çalıştığın bu."ne diye sorarsan"cevap veriyorum konuyu saptırmak...