Duyuru

Collapse
No announcement yet.

Dışarıdakilerden misiniz ?

Collapse
X
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Clear All
new posts

  • Dışarıdakilerden misiniz ?

    Aşağıdaki yazıyı 7 yıl önce içerideklerden biri olduğum zaman yazmıştım, aynen ekliyorum.

    Dışarıdakilerden misiniz ?

    Bir tarafınızda, içindeki seslerle boğuşan şizofren dostunuz, diğer tarafta alkolün bertaraf ettiği, zor yürüyen bir bedende erken yaşlanmış bir delikanlı.. Bir tarafta, ayakları yerden çok uzakta manik atak durumunun en üstlerinde, arada aşağıya coşkuyla bağıran bir başka dost. Bir diğer tarafta depresyonun ağında, hayatın ağırlığını yenmeye çalışan dostlar, aldıkları elektro şoklar.. Askerde yediği dayaklardan sonra kendini psikozların içinde bulmuş delikanlı... Sesi güzel ve tek derdi şarkı söylemek olan, oysa sözlerini dahi tam olarak hatırlayamayan yirmi yaşında bıyıkları yeni terlemiş çocuk.. Bir de hayatlarının son baharında olanlar.. Kimisi çocuklarının ondan kurtulmak için oraya attığını düşünüyor, kimisi onlardan kaçtığını..

    Serviste bitmeyen ve bitirilemeyen tek şey çekilen acı.. İlaçlar işe yarıyor kimilerinde.. Oysa gülmek bile anlamını yitiriyor böylece.. Ortada bir şey yokken, ilaçların verdiği etki ile gülme krizleri geçiriyor insanlar.. Gülmenin anlamının olmadığı yerde, acı, yanık sesle söylenen türkülere eşlik eden, kimi zaman içe kimi zaman dışa akıtılan göz yaşları.

    Ve bitmeyen, bitmeyecek bir öfke.. Ayrı bırakılmışlığın, tüketilmişliğin, delidamgası vurulmuşluğun karşısında duran ve her yeni gün insanı ayakta tutan o öfke.. Sakinleştirilmeli günün her ilaç vakitlerinde.. Yoksa hemşiresi, doktoru, yani dışarıdaki, kaldıramaz bu vebali tek başına.. Öfkenin getirilerine göğüs geremez..
    Bir kaç yanık türkü, bir iğne ile cezalandırılıyor, üç gün kendinize gelmenize engel bir iğneyle..

    İsteseniz de istemeseniz de, içeridekilerden biri olduğunuzda, artık gizliden de olsa acıların tümünün ortağısınızdır.. Bundan soyutlanmanın imkanı yok.. Son ses müzik dinleseniz kulaklığınızı takıp, yine de acı'nın ben buradayım diye haykırışlarını duyarsınız, tıpkı elektro şok sırasındaki iniltileri duymanız gibi..

    Siz hiç içeridekilerden oldunuz mu ? İnsanlığın yükünün ağırlığını bu denli duyan insanlardan biri oldunuz mu ? Yoksa o yüke bir yenisini ekeyenlerden misiniz ?
    Orta okul sıralarında öğretmeni 5 değil 4 verdi diye bir gecede bütün kitabı ezberleyen, sonra, her şeyi okuyup duran gencin sorumluluğunu duymadınız değil mi içinizde.. Mental problemleri olanlara kalbinizi açmadınız, hep korktunuz ve uzak durdunuz onlardan.. Oysa onlar, dışarıdakilerden korkulması gerektiğinin en güzel ispatını veriyorlar, her biri bir kitap olacak öyküleriyle. O öykülerden birini okumayı denediniz mi hiç ?

    Tek dostunun alkol olduğunu düşünen tükenmiş arkadaşa sırt çevirenler aranızda dolaşan dışarıdakiler.. Askerde dayak atan komutanlar yine dışarıdakilerden.. Bir çocuğun hassasiyetini anlayamayacak kadar not düşkünü öğretmenler yine dışarıdakiler..

    İçeridekileri "deli" sananlar dışarıdakiler.. Oysa biz içeridekiler biliyoruz, çok iyi biliyoruz ki, her birimizin başka başka problemleri var, bunu kabul etmekle başladık işe ve çaba gösteriyoruz iyileşmek için. Ve tüm bunlar, sorunları yokmuş gibi dışarıda yaşayanlar, sorunlarını arkadaşına ikram ettiği alkolle, askerine attığı dayakla, öğrencisine verdiği düşük notlarla gizlemeye çalışan dışarıdakilerin asla gösteremeyeceği kadar cesaret ister.. Dışarıdakilerin yarısı, içeridekiler kadar duyarlı olsaydı, dünya daha yaşanılabilir bir yer olurdu..

    Bir adım ötesi dışarısı, dışarısı insanı "deli" eden dışarısı, alkole yönelten dışarısı, şiddetin kol gezdiği yer dışarısı.. Eğer bir gün bile geçirmediyseniz "içeri"de, dışarıdaki yaşamınıza mutlu mesut devam edersiniz ve bir o kadar da vebal boynunuzda asılı kalır..

    Bir ziyaret saati, bir psikiyatri servisine gidin, cebinizde bir dolu paket sigara olsun. Hiç bir sigara ikramı karşısında orada göreceğiniz bakışları göremezsiniz. Bir "merhaba arkadaşım, geçmiş olsun." deyin, belki de hayatınızdaki en anlamlı sözleri sarfetmiş olacaksınız. Bir kez bakın gözlerinin içine, acıyarak değil, dostça ve sorumluluğunuzun bilincinde olarak, bir bakın. O gözlerde göreceğinizi başka hiç bir yerde göremeyeceğinize, kelimelere çeviremeyeceğinize garanti verebilirim..

    Mahallenizdeki "deli" ye, gördüğünüz bir mental bozukluğu olan insana bir dokunun, "merhaba" deyin, sigara verin ya da bir parça ekmek, en önemlisi insan olduğunu hissettirin, insan olduğunuzu hissetmenin en iyi yoludur bu..

    Dışarıdakilerden biri iseniz ve bu satırlarda yüreğinize dokunan bir şey bulduysanız, içeridekilerden biri olma potansiyeliniz (buna insan olmayı da ekleyebilirsiniz) hala var demektir. Bulunduğunuz yeri, bir de çemberin içinden görün ve "insanım" demenin ne zor olduğunun farkına varın..
    0
    a:4:{i:790;a:5:{s:12:"polloptionid";i:790;s:6:"nodeid";s:6:"522167";s:5:"title";s:37:"Değildim ama şidmi dışarıdakilerdenim";s:5:"votes";i:0;s:6:"voters";a:0:{}}i:791;a:5:{s:12:"polloptionid";i:791;s:6:"nodeid";s:6:"522167";s:5:"title";s:26:"Öyleydim ama artık değilim";s:5:"votes";i:0;s:6:"voters";a:0:{}}i:792;a:5:{s:12:"polloptionid";i:792;s:6:"nodeid";s:6:"522167";s:5:"title";s:23:"Evet dışarıdakilerdenim";s:5:"votes";i:0;s:6:"voters";a:0:{}}i:793;a:5:{s:12:"polloptionid";i:793;s:6:"nodeid";s:6:"522167";s:5:"title";s:30:"Hayır dışarıdakilerden değilim";s:5:"votes";i:0;s:6:"voters";a:0:{}}}
    0%
    0
    SANRILAR TANRILARDAN ESKİDİR!...

  • #2
    evet dışarıdakilerdenim
    ve ALLAHA şükür inşallah öylede kalacagım

    eger içeridekileri düşünmesem şu an burada bulunmaz mesajlarımla katkıda bulunmaya çalışmazdım

    Yorum


    • #3
      sanırım yazıda kastedileni dikkatli okumadın, ama okuduysan, dışarıdakilerin, içeridekinlerin varlıklarının bir numaralı sorumlusu olduğunu anlardır ki bu övünülecek birşey de değil
      SANRILAR TANRILARDAN ESKİDİR!...

      Yorum


      • #4
        hepimiz hayata dışarıda başlıyor
        daha sonra içeri giriyoruz

        ayrıca sadece seyretmektense bir parçada olsa yardım etmeye çalışmak çok daha iyi

        Yorum


        • #5
          young çok güzel bir yazıydı..
          içeride de değilim dışarıda da değilim şu dönem.. nerdeyim bende bilmiyorum.. ama yazın çok güzel ve gerçekçiydi

          Yorum


          • #6
            ben içeridekileri bir kez anladım bir daha da dışarıdakilerden olamıyorum, olmak da istemiyorum ama hayat zor, çocuklarımız olursa onlara karşı sorumluluklarımız var, belki de yeri geldiğinde içimiz acısa da dışarıdakilerden olmak mı gerekiyor diye düşünmeden yapamıyorum..

            peki biz nereye kadar içeride olacağız? içeri giren bir daha çıkamaz mı, çıkmak mı istemez????? yoksa gün gelip dışarıdakilerden mi olmak zorundayız, yaşayabilmek için yaşatabilmek için????

            başlığını ilk gördüğümde "ya içindesindir çemberin ya dışında yer alacaksın" sözleri aklıma gelmişti, yaşım 27 ama hala çemberin dışındayım :? bazen içine girme zamanı gelmedi mi diyorum, dışında daha ne kadar diyorum.. diyorum da diyorum...

            :?:

            Yorum


            • #7
              :?: :roll:

              Yorum


              • #8
                YOUNG SUİCİDE YAZIN SÜPER OLMUS VE İNAN İÇERDEKİLERİ COK İYİ ANLIYORUM...
                YAŞIYORSAM AŞK SEBEBİM.....

                Yorum


                • #9
                  Dışarsının "deli" gözüyle baktığı "içeridekiler"in aslında çok daha hassas, çok daha düşünceli ve çok daha iyi olduklarını ve yaşadıkları sorunların büyük kısmının bu hassasiyetlerinden kaynakladığını aynı zamanda dışarıdakilerin onlar kadar düşünceli, hassas, duygusal olamadıkları için "içeridekiler"e öteki gözüyle bakarak, onların "içeride" kalmalarının bir numaralı sorumluları olduğunu düşünüyorum.
                  SANRILAR TANRILARDAN ESKİDİR!...

                  Yorum


                  • #10
                    young suicide kusura bakma buraya yazcaktım ama senin adına yanlıslıkla baslık actım tekrar özür...
                    YAŞIYORSAM AŞK SEBEBİM.....

                    Yorum


                    • #11
                      Orjinal yazı sahibi: young_suicide
                      Dışarsının "deli" gözüyle baktığı "içeridekiler"in aslında çok daha hassas, çok daha düşünceli ve çok daha iyi olduklarını ve yaşadıkları sorunların büyük kısmının bu hassasiyetlerinden kaynakladığını aynı zamanda dışarıdakilerin onlar kadar düşünceli, hassas, duygusal olamadıkları için "içeridekiler"e öteki gözüyle bakarak, onların "içeride" kalmalarının bir numaralı sorumluları olduğunu düşünüyorum.
                      aklım çok karışık bu konuda.. dışardakilerin içini biz nasıl bilebiliriz, başka insanların içini..? kim ne kadar hassas, kim değil nasıl bilebiliriz.. dışardakilerden sayacağımız bir arkadaşım var, tamamen dışardakilerden.. yalnız kalınca o da ağlıyor, o da en ince ayrıntılara takılıyor, o da en ufak ilgiyi gördüğünde çocuk gibi mutlu oluyor ama yalnızken.. bilerek kimseye zarar vermiyor ama dediğin gibi aslında hassas insanların çoğunu hali tavrıyla kırıyor aslında.. ama bu onun mu suçu yoksa hassas olup kırılanın mı? Belki de ne dışardakinin suçu ne de içerdekinin? yazının çıktısını alıp evde tekrar okumak istedim şimdi..

                      Yorum


                      • #12
                        Orjinal yazı sahibi: gamzee
                        young suicide kusura bakma buraya yazcaktım ama senin adına yanlıslıkla baslık actım tekrar özür...
                        Ne yaptınığını alamadım, benim adıma açılmış başka başlık göremedim, her nereye yazdıysan burayada yazarsan sevinirim.
                        SANRILAR TANRILARDAN ESKİDİR!...

                        Yorum

                        İşleniyor...
                        X