Duyuru

Collapse
No announcement yet.

zıtlıklar felsefesi ve insan psikolojisi

Collapse
X
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Clear All
new posts

  • zıtlıklar felsefesi ve insan psikolojisi

    Gecenin en zifiri zamanında ormanın en ücra köşesinde kendinizi hayal edin… Karanlık çökmüş… Hiçbir şeyi göremiyorsunuz… Ormanda tek başınasınız… En yırtıcı hayvanların uğultusu çok uzaklardan yankılanmakta… Haşereler etrafınızı sarmış… Yakınınızdaki çalılıklardan çıtırtılar gelmekte… Siz o çalılıklarda neyin olduğunu göremiyorsunuz bile… Hareket etmek istiyorsunuz… En ufak taşlar bile size düşman, ayağınızın ona takılmasını ve düşmenizi beklemekte… Yürümeye kalksanız ağaçların gövdeleri size engel olmakta… Arazinin engebeleri ve uçurumun ve bataklığın bulunma riski sizi korkutmakta… Göremediğiniz için atacağınız adımlar bile sizi tedirgin etmekte… Şimdi güneş doğuyor… Etraf aydınlanıyor… Zifiri karanlık ışığın parıltılarından korkmuş kendini ışığın uğramayacağı yere saklamaya çalışıyor… Ağaçları görüyorsunuz… Zemini görüyorsunuz… O ormandan uzaklaşmak istiyorsunuz… Sizin adım atmanıza mani olacak hiçbir şey yok… ne ağaçlar durdurabiliyor sizi ne de taşlar size tedirginlik veriyor ve o ormandan uzaklaşıyorsunuz… O zifiri gecenin ürperticiliğinden aydınlığın emniyetine sığınıyorsunuz…

    İnsanlar karanlığın tehlikelerinden ışığın emniyetine… Kasvetin engelleyiciliğinden şeffafın nezaketine… Cahilliğin kör ediciliğinden bilginin ön açıcılığına… Korkunun ürperticiliğinden güvenin sıcaklığına… vs çok şeye ihtiyaç duyar…

    Hayatı zorlaştıran olguların hepsi doğanın doğal yapısında vardır… Var olmak için başka bir varlığa gereksinim duymazlar… İnsana yararı olan tüm olgular ise bir nedene bağlı ortaya çıkar… Karanlık var olmak için bir kaynağa gereksimin duymaz… Işık var olmak için bir kaynağa gereksinim duyar… Güneş, lamba gibi kendisini ortaya çıkaracak bir kaynağın varlığına muhtaçtır ışık… Işık ortaya çıktığı zaman karanlık o yeri terk eder… İkisinin bir arada bulunması imkânsızdır… Işıkla karanlık arasında galip olan her zaman ışıktır…

    İnsanın iç dünyası da dış dünyaya benzerlik gösterir… Korkularımız, bunalımlarımız, bilgisizliğimiz, yeteneksizliğimiz, güvensizliğimiz doğuştan bizimle gelen bize zorluk çıkaran özelliklerimizdir… Bizim içimizde var olmaları için bir kaynağa ihtiyaç duymazlar… Karanlığın doğal yapısı gibi… Güven, yetenek, cesaret, bilgi ve en fazla ihtiyaç duyduğumuz huzurun içimizde ortaya çıkması nedenlere bağlıdır… Bilgi araştırma ve öğrenme ile ortaya çıkar… Yetenekler deneyimle kazanılır… Cesaret kendimizi geliştirecek caba ile ortaya çıkar… ışığın var olması için güneşe ihtiyaç duyması gibi… Bilgi kazanıldığında cehalet ortadan kaybolur… Cesaretin olduğu yerde güvensizlik yok olur… Yeteneğin varlığı ile elimizden nitelikli eserler çıkar…

    Huzur ise en geniş kümedir… Bizimle ilgili tüm kavramları içine alır… İç dünyamızdaki yabani yönler ne kadar azalırsa… Yapıcı oluşumlar ne kadar artarsa huzurumuz artar…

    Bir çiftçi tarlasına müdahale etmezse tarlasına yabani otların istila etmesi kaçınılmazdır…
    ... ve ruhunun ilhamını dinledi insan. Sonuçlara razı olmak şartı ile istediğini seçmekte ve şeçtiğini yapmakta özgürsün....

  • #2
    Teşekkür ederim Ahmet Abi


    ι ωαηт тσ яє¢ση¢ιlє тнє νισlєη¢є ιη уσυя нєαят ؟
    ι ωαηт тσ яє¢σgηιzє уσυя вєαυту ιѕ ησт נυѕт α мαѕк ؟
    ι ωαηт тσ ѕαтιѕƒу тнє υη∂ιѕ¢lσѕє∂ ∂єѕιяєѕ ιη уσυя нєαят ؟
    уσυ мαу вє α ѕιηηєя вυт уσυя ιηησ¢єη¢є ιѕ мιηє !

    Yorum


    • #3
      Orjinal yazı sahibi: RevolutionIST View Post
      Teşekkür ederim Ahmet Abi
      rica ederim çağdaş finaller bitti mi?. okul ne alemde
      ... ve ruhunun ilhamını dinledi insan. Sonuçlara razı olmak şartı ile istediğini seçmekte ve şeçtiğini yapmakta özgürsün....

      Yorum


      • #4
        güzel bir yazı . orada anlatılanla bağlantısı yok ama zıtlık diyince şu örneği hatırladım. buz parçası bile içinde kendi zıttı olan ateş atomları içeriyormuş.

        Yorum


        • #5
          Orjinal yazı sahibi: Unstable View Post
          güzel bir yazı . orada anlatılanla bağlantısı yok ama zıtlık diyince şu örneği hatırladım. buz parçası bile içinde kendi zıttı olan ateş atomları içeriyormuş.
          soğuk enerji vardır buzun içinde. ısı enerjisinin ( - ) değerlerini taşıyor buz elektron ve proton gibi iki zıt şey olmasın bu? bu konu şimdi ilgimi çekti. merak ettim gerçekleri
          ... ve ruhunun ilhamını dinledi insan. Sonuçlara razı olmak şartı ile istediğini seçmekte ve şeçtiğini yapmakta özgürsün....

          Yorum


          • #6
            Orjinal yazı sahibi: esintili24 View Post
            soğuk enerji vardır buzun içinde. ısı enerjisinin ( - ) değerlerini taşıyor buz elektron ve proton gibi iki zıt şey olmasın bu? bu konu şimdi ilgimi çekti. merak ettim gerçekleri
            internetten kısa bir yazı buldum burada alıntı edeyim onu

            Eski Yunandan bu yana hemen her şeyin kendi zıddını içinde barındırdığı görüşü var. Bu görüşten hareketle acaba şöyle düşünebilir miyiz? Buzun içinde ateş vardır. Nasıl mı?

            Eski Yunan'dan bu yana hemen her şeyin kendi zıddını içinde barındırdığı görüşü var. Bu görüşten hareketle acaba şöyle düşünebilir miyiz? Buzun içinde ateş vardır. Nasıl mı? Elinize alacağınız bir buz kalıbı oksijen ve hidrojen atomlarından oluşmaktadır. Atom çekirdeklerinin

            etrafında dönen elektronlar ise yüksek enerjili cisimcikler, bir anlamda küçük ateşlerdir. Buz, bize göre buzdur. Ancak, eğer elektronların bilinci olsaydı, herhalde buz olduklarını düşünmezlerdi.

            Bu düşünceden harekede, dalındaki bir yaprağın aslında alev alev yandığını, ama bizim onu yeşil gördüğümüzü ileri sürebiliriz. Galiba doğada zıtlıklar iç içe. Eğer böyleyse, insan zihninde birtakım zıtlıklar bulunması doğal. O halde zihnimizi veya dış dünyayı çelişkilerden ve bunların uzantısı olan ikilemlerden arındırmak yerine, onları fark etmek, onlarla birlikte yaşamayı öğrenmek daha doğru olsa gerek. Çelişkiler, ikilemler yaşamın, yaşamlarımızın önemli bir parçası.


            Sonuç olarak: Çelişkisiz, ikilemsiz olmak değil, onları fark etmek, onlarla uzlaşmak bir fazilet sayılmalıdır.


            Kaynak: Yazı, Prof. Dr. Üstün Dökmen’in Sistem Yayıncılık’tan çıkan “Küçük Şeyler” eserinden derlenmiştir.

            Yorum


            • #7
              Orjinal yazı sahibi: Unstable View Post
              internetten kısa bir yazı buldum burada alıntı edeyim onu

              Eski Yunandan bu yana hemen her şeyin kendi zıddını içinde barındırdığı görüşü var. Bu görüşten hareketle acaba şöyle düşünebilir miyiz? Buzun içinde ateş vardır. Nasıl mı?

              Eski Yunan'dan bu yana hemen her şeyin kendi zıddını içinde barındırdığı görüşü var. Bu görüşten hareketle acaba şöyle düşünebilir miyiz? Buzun içinde ateş vardır. Nasıl mı? Elinize alacağınız bir buz kalıbı oksijen ve hidrojen atomlarından oluşmaktadır. Atom çekirdeklerinin

              etrafında dönen elektronlar ise yüksek enerjili cisimcikler, bir anlamda küçük ateşlerdir. Buz, bize göre buzdur. Ancak, eğer elektronların bilinci olsaydı, herhalde buz olduklarını düşünmezlerdi.

              Bu düşünceden harekede, dalındaki bir yaprağın aslında alev alev yandığını, ama bizim onu yeşil gördüğümüzü ileri sürebiliriz. Galiba doğada zıtlıklar iç içe. Eğer böyleyse, insan zihninde birtakım zıtlıklar bulunması doğal. O halde zihnimizi veya dış dünyayı çelişkilerden ve bunların uzantısı olan ikilemlerden arındırmak yerine, onları fark etmek, onlarla birlikte yaşamayı öğrenmek daha doğru olsa gerek. Çelişkiler, ikilemler yaşamın, yaşamlarımızın önemli bir parçası.


              Sonuç olarak: Çelişkisiz, ikilemsiz olmak değil, onları fark etmek, onlarla uzlaşmak bir fazilet sayılmalıdır.


              Kaynak: Yazı, Prof. Dr. Üstün Dökmen’in Sistem Yayıncılık’tan çıkan “Küçük Şeyler” eserinden derlenmiştir.
              ışığın bulunduğu yerde karanlık olur mu? bu konunun cevabını bu sorunun cevabı veririr
              ... ve ruhunun ilhamını dinledi insan. Sonuçlara razı olmak şartı ile istediğini seçmekte ve şeçtiğini yapmakta özgürsün....

              Yorum


              • #8
                Orjinal yazı sahibi: esintili24 View Post
                ışığın bulunduğu yerde karanlık olur mu? bu konunun cevabını bu sorunun cevabı veririr
                gece karanlıkta bile ışık olabiliyor. göz alışınca karanlıkta da hiç değilse silüetleri görebiliyoruz. veya ayışığı aydınlatabiliyor
                karanlıkta ışık var diyebilirim ama ışıkta karanlık varmı sorusuna birşey diyemem

                Yorum


                • #9
                  Orjinal yazı sahibi: Unstable View Post
                  gece karanlıkta bile ışık olabiliyor. göz alışınca karanlıkta da hiç değilse silüetleri görebiliyoruz. veya ayışığı aydınlatabiliyor
                  karanlıkta ışık var diyebilirim ama ışıkta karanlık varmı sorusuna birşey diyemem
                  aslında renklerin karışımı gibi bişi. bir rengi ne kadar fazla kullanırsak o rengin oluşan karışım rengindeki baskınlığı daha fazla olur. çok doğru bir noktaya temas etmişsin. harika bir açı getirmişsin. tebrik ederim seni arkadaş
                  ... ve ruhunun ilhamını dinledi insan. Sonuçlara razı olmak şartı ile istediğini seçmekte ve şeçtiğini yapmakta özgürsün....

                  Yorum


                  • #10
                    Orjinal yazı sahibi: esintili24 View Post
                    aslında renklerin karışımı gibi bişi. bir rengi ne kadar fazla kullanırsak o rengin oluşan karışım rengindeki baskınlığı daha fazla olur. çok doğru bir noktaya temas etmişsin. harika bir açı getirmişsin. tebrik ederim seni arkadaş
                    teşekkür ederim arkadaşım evet baskınlık örneği tam oturdu konuya. galiba sonuç olarak hiçbirşey %100 veya % 0 baskın olmuyor. tamamen var yada tamamen yok şeklinde değil de, senin dediğin gibi baskınlık oranı rol oynuyor. biz daha baskın olanı görüyoruz

                    Yorum


                    • #11
                      Güzel bir konu & yazı,teşekkürler.
                      Kimsenin seni üzemeyeceği kadar güçlü olduğunda ve sen kimseyi üzmeyecek kadar iyi olduğunda; mutlusun demektir .

                      Yorum


                      • #12
                        İçimizdeki karanlıkta durduk yere olmuyor aslında , yani doğuştan karanlık değil kimse

                        Aksine insan doğuştan hayata bağlı ve Işık kaynağı tertemiz bir varlık timsalidir

                        Onu hayat şartları yetiştirme tarzı , kısaca Diğer İnsanlar karanlıklara iter ,,,ruhunu köreltir .
                        Böyle hayatın a.q :54:

                        Yorum


                        • #13
                          Orjinal yazı sahibi: Alakaya M@ydonoz View Post
                          İçimizdeki karanlıkta durduk yere olmuyor aslında , yani doğuştan karanlık değil kimse

                          Aksine insan doğuştan hayata bağlı ve Işık kaynağı tertemiz bir varlık timsalidir

                          Onu hayat şartları yetiştirme tarzı , kısaca Diğer İnsanlar karanlıklara iter ,,,ruhunu köreltir .
                          bu da bir bakış açısı tabi
                          ... ve ruhunun ilhamını dinledi insan. Sonuçlara razı olmak şartı ile istediğini seçmekte ve şeçtiğini yapmakta özgürsün....

                          Yorum


                          • #14
                            intihar da bir felsefemidir ?

                            Yorum

                            İşleniyor...
                            X