Anlaşılmaz mıyım

[sanalprenses]

Aşık mıyım değil miyim anlamaya çalışıyorum bu aralar. Bazen diyorum bunu kendime sorduğuma ve kanıtlar aramaya çalıştığıma göre aşık değilim. Ama bir yandan da bazı belirtiler gösteriyorum. Okuduğunu anlamama, duyduğunu dinlememe, gözlerin hep onu araması, umutsuzluk, uykusuzluk, heyecan, o gözden yiterken çöreklenen hüzün, o etraftayken elini ayağını nereye koyacağını bilememe, sürekli ayna karşısında kendini eleştirme, bir sonuç alamama, zaman geçtikçe sinirlenme, ama bir yandan da onunla konuşmaya yanaşmama, adeta görmezden gelme, selam vermeme, aynı masada yemek yerken bile o yokmuş gibi davranma, arkadaş grubu içerisinde onun dahil olduğu sohbet konusuyla ilgili tek bir laf etmeyip başkalarıyla ilgilenme...

Sanırım üzülmemek için böyle kaçıyorum. Sanki o da gün geçtikçe bana karşı bana benziyor. Beni taklit ediyor. Ve malesef çok yakınımda. İstesem de istemesem de her gün görüyorum.

Bir arkadaşınız bu cümlelerle paylaşsa sorununu ona neler söylerdiniz?

[sanalprenses]

Hiç teselli edici olmadı

[bir dost]

Bir erkek olarak yorumumu yapıyım. O anladığım kadarıyla senden hoşlanıyor. Valla gerisi sana kalmış. Böyle durumlarda bazen kızlar ilgi gösterirler, bazense kaçarlar. Birinci durumda bir şeyler başlar, öteki durumda da hiçbir şey başlamaz. Şu an bir etki altındasın ama buna sağlıklı bir aşk denemez bence. Sağlıklı aşk biriyle beraberken olan şeydir benim düşünceme göre. Denemekten birşey kaybetmezsin derdim, sanırım o arkadaşıma

[sanalprenses]

Bir erkek olarak yorumumu yapıyım. O anladığım kadarıyla senden hoşlanıyor. Valla gerisi sana kalmış. Böyle durumlarda bazen kızlar ilgi gösterirler, bazense kaçarlar. Birinci durumda bir şeyler başlar, öteki durumda da hiçbir şey başlamaz. Şu an bir etki altındasın ama buna sağlıklı bir aşk denemez bence. Sağlıklı aşk biriyle beraberken olan şeydir benim düşünceme göre

Hangi satırdan anladın benden hoşlandığını? Bununla ilgili bir şey yazmadım ki.

[bir dost]

Belki bana öyle gelmiştir ama sanki sürekli etrafındaymış gibi anladım ben. Seni taklit etmesi falan, bunlar sana yakınlaşmanın yollarını aramak gibi geliyor bana. Ben öyle hissettim nedense
Yanlış anladıysam kusura bakma. Neticede gözümle görmediğim için, kendi yaşadıklarım gibi düşündüm

[sanalprenses]

Bilemiyorum belki de öyledir. Benim sürekli beraber vakit geçirdiğim bir erkek arkadaşımın arkadaşı zaten.

İlk geldiği dönemlerdeydi. Mesai bitimi ofisin kapısını kilitleyip çıktım. Koridorda onun da çıktığını gördüm. Ama o ters tarafa gidiyordu. Beni görünce yönünü değiştirdi. Aynı yöne doğru gitmeye başladık. Ben yine o yokmuş gibi davrandım. Alt kata indik. Açık bir camı kapatmak için durdu. Bir şeyler mırıldandı, herhalde bana söylüyordu. Hiç duymamış gibi davrandım ve hızlı hızlı yürüdüm gittim. Zaten servisime yetişmeye çalışıyordum, gecikmiştim. İşte o gün bugündür aynı şekilde davranmaya devam ediyorum. Ve o da bana selam vermeye çalışmaktan vazgeçti.

[bir dost]

Kaçan kovalanır misali, yani. Ama sonunda kovalayan bir an umudunu kaybeder ve gider. Böyle olduğu da olmuştur. Çünkü neticede o da istenmeyi bekliyor.
Bir şeyler yaşamak istiyorsan o kişiyle, harekete geçebilirsin. Neticede aşk'ın a'sını yaşamamışsınız beraber. Yaşamadan da göremezsin.
Benim düşüncem böyle.
Tabi ilgimi çekmiyor aslında diyorsan, o zaman doğrusunu yapıyorsun.
Kırmadan onu uzakta tutuyorsun.


Laflarım biraz ciddi durabilir. Kusura bakma, tarzım böyle malesef

[sanalprenses]

Ben kaçıyım da o kovalasın tarzında bir düşüncem hiç olmadı. Zira konuşmak için ben de can atıyorum Ama ilk olamıyorum nedense. Bu konuda korkağım zannedersem. Aslında ondan hoşlandığımı belli ettim bence. Yani anlaması lazım. Keskin bakışlarım bir an bile olsa gözlerinde duruyor çünkü her karşılaşmamızda. Ve gözlerim de gün boyu koridorda. O da geçerken odanın içini görebilmek için epey çeviriyor başını. Bilmiyorum şimdilik tatlı bir oyun gibi. Güzel, eğlenceli,romantik.

[bir dost]

Bakalım hadi hayırlısı Herşey olacağına varır Bu anlattıkların hoş şeyler. Anlattıklarının hepsi çok güzel şeyler aslında.
Ben gene ciddi bir yorum yapacağım alışıldığı üzere 8)
Öncelikle söyliyim. Bu konularda çok tecrübeli değilimdir. Yani beni dinlersen, herşey yolunda gider diyemem.Yaşadığım şeyler oldu ama yaşamadığım şeyler de oldu. Ama belki kendi duygu ve düşüncelerine gem vurup, arkadaş muhabbeti yapabilirsin onunla. Eğer ki sana ilgisi varsa, zaten ona arkadaşça bir ilgi bile göstersen yetebilir. Bir başlangıç olabilir.
Tabi seni de anladım. İlk adımı atmak zordur. Aktif rol üstlenmek zordur.
Ama bir şeyler varsa...ki olduğunu söylüyorsun, bu her ikiniz için de güzel bir ilişki olabilir.
Tabi bunlar benim kendimce yorumlarım
Umarım herşey yolunda gider

[sanalprenses]

Teşekkür ederim. Ben de senin yaşadıklarını merak ettim. Bir erkek olarak sen ne yaptın, nasıl davrandın, sonunda ne oldu?

[bir dost]

Ben çok doğru bir örnek sayılmam. Tamam fikirlerimi aktarıyorum ama yaşadıklarım çok akıllıca olmadı benim.
İlk etapta önce aşık olup sonra yöneldiğim insanlar oldu. Fakat duyguların etkisinde olunca, her zaman çok sağlıklı ilerlemedi. Ne biliyim karşı taraftan gereken ilgiyi göremedim genelde. Çünkü bir arkadaşlık geliştirmemiştim. Bazen belki ben kolayca vazgeçtim, bilmiyorum.
...Bir de karşıma tesadüfen çıkan ama açıkçası çok derinlemesine aşk yaşamadığım durumlar oldu. Daha çok heves gibiydi yani. Onlarla birşeyler yaşadım ama bir şekilde bitti

[sanalprenses]

Evet arkadaşlık anahtar kelime belki de. Mutlu bir ilişkileri olan çoğu çift biz öncelikle arkadaşız diyorlar. Ama insan aşık olunca arkadaşça yaklaşamayabilir. Benim iyi arkadaşlıklar kurduğum erkekler var mesela. Ama onlara hiç duygusal yönden bakmıyorum. O yüzden yanlarında daha rahatım. Bir de insan bazı şeyler başlamadan daha kolay karar veriyor daha kolay vazgeçiyor.

[sanalprenses]

Kendi kendimle konuşmaya o kadar alışmışım ki, diğer insanlarla konuşmayı unutmuşum sanki. Bazen çok istediğim halde dolaysız olarak iletişim kuramadığım kişiler oluyor. Bunlardan biri de O. Gerçi kolay olacağını düşünmemiştim hiç. Hem bir şeyler sezecek diye korkumdan gözlerine de bakamıyorum o ayrı. En güzeli nasıldır, her şey nasıl gelişirse daha güzel, daha kalıcı olur? Düşünüp düşünüp bir sonuca varamamaktan yıldım artık. Büyünün bozulmaması için, hata yapmaktan korktuğum için, her şeyi mahvedebileceğim için olası tüm güzelliklerden mahrumum. Kurnazca düşünmediğimden hesaplı davranmadığımdan belki daha da itici ve belirginim bilemiyorum. Bazen hiçbir şey anlamasın ama her daim çevremde olsun ve ben bununla yetineyim istiyorum. Bazen de gözümün önünde durmasın da aşkımı depreştirip her gün hayıflandırmasın beni diyorum. Kendimi mutluluk olasılığını düşünmekten bilerek uzak tutuyorum ki hayal kırıklığına uğramayayım. Belki tüm bunlar kendime yaptığım en büyük kötülükler. Gerçekten belirsizlik büyüdükçe ümitsizliğim ve aşkım da artıyor. Ama her şey yolunda gitse bile hayalim olan sonsuz aşka erişemeyeceğimi ve bir gün ilişkimizde bir çatlak belireceğini böylece tüm hislerimin, aşkımın kıvamının değişeceğini bilmemdir beni durduran. Saçma geliyor kendime bile bu saplantı ama gururuma engel olamıyorum. Her şey hatırımda lekesiz, temiz kalsın istiyorum.

Bunları düşünürken bir kitabın arasında bulduğum şiiri okuyunca aklım iyice karıştı. Behçet Necatigil’in harika bir şiiri.

SEVGİLERDE

Sevgileri yarınlara bıraktınız
Çekingen, tutuk, saygılı
Bütün yakınlarınız
Sizi yanlış tanıdı

Bitmeyen işler yüzünde
(Siz böyle olsun istemezdiniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
Kalbinizi dolduran duygular
Kalbinizde kaldı

Siz geniş zamanlar umuyordunuz
Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek
Yılların telaşlarda bu kadar çabuk
Geçeceği aklınıza gelmedi

Gizli bahçelerinizde
Açan çiçekler vardı
Gecelerde ve yalnız
Vermeye az buldunuz
Yahut vakit olmadı

Sevgileri kalbinde kalan herkese…