Merhaba,
Ufak yaşlarda beni çok etkileyen ve bir gün kendimce bir çözüm ürettiğim bir konuyu sizinle de paylaşmak aynı zamanda yorumlarınızı da merak ettiğim bir anımı anlatacağım...
Ufakken annem bir kaç arkadaşı ve onların çocuklarıyla büyük alışveriş merkezlerine giderdik. Orda alış veriş yapan insanları görürdüm hatta çocukların ordan oraya koşuşturduğunu bir çok şeyi alıp sepetlere attıklarını da gözlemlerdim. Bizimle gelen ailelerin çocukları da bir çok şeyi alırdı. Bizim maddi durumumuz biraz daha onlara göre normal düzeydeydi. Bu yüzden genelde ben bişi istediğimde annem kaş göz işareti yapardı. Bende insanların önünde alamayız diyemeyeceğini bildiğimden çok fazla ısrar etmezdim. Ama içimde hep bir burukluk olurdu bunun kendim için değilde sanki ailemin bu durumda olmasından kaynaklandığını da hissederdim. Bir gün biraz ısrarcı davrandım sanırm arkadaşları da destek olunca annem almak zorunda kaldı. Aldığım da ipini çekine bir süre havada kalan bir helikopterdi. Eve geldim bir iki deneme yaptım kullanılacak gibi bişi değil... Sonra bizimkileri zor durumda bıraktığım aklımdan çıkmıyordu birde hiç kullanmıyordum helikopteri bir kaç kez denedim sonrada etrafa çarpıp kırılacağını gördüğümden kutusuna kaldırmayı tercih ettim. Kendi kendime o gün şu sözleri söylediğimi hatırlıyorum keşke almasaydım. Boşa gitti... kullanabileceğim bişi değil ama bakıyorum kutusu falan alamama da imkan yok.. Rengarenk, üstünde bir savaş helikopteri havada ve bir çocuk uçuyor... Bu bana güzel bir ders olmuştu bugünlerde bir şey alacağımda kendime ilk sorduğum soru gerçekten buna ihtiyacım var mı ? bunu aldığımda hangi ihtiyacım karşılanacak ve maliyeti buna deyicek mi ? Arkadaşlar günümüzde reklamcılık oldukça gelişti insanları hipnotize edicek düzeye getirip ne olursa olsun bişileri satın aldırıyorlar. Nelerden etkileneceğimizi nelere tepki vereceğimizi çok iyi biliyorlar. "Gerçekten buna ihtiacım var mı?" sorusu ile aldıklarımızın %60 ını geri bırakacağımızdan eminim... Bu konuda duyarlı olmak gerek maddi, gerekse manevi açıdan bizi daha güçlü bireyler haline getirecektir. Çünkü bir yandan gerçekten ihtiyacımız olan nesnelere yönelirken diğer yandan her gördüğümüze imrenme, sahip olmak isteme ve sahip olamadıklarımızdan dolayı hissettiğimiz güvensizlik duygusundan da arınacağız.
Ufak yaşlarda beni çok etkileyen ve bir gün kendimce bir çözüm ürettiğim bir konuyu sizinle de paylaşmak aynı zamanda yorumlarınızı da merak ettiğim bir anımı anlatacağım...
Ufakken annem bir kaç arkadaşı ve onların çocuklarıyla büyük alışveriş merkezlerine giderdik. Orda alış veriş yapan insanları görürdüm hatta çocukların ordan oraya koşuşturduğunu bir çok şeyi alıp sepetlere attıklarını da gözlemlerdim. Bizimle gelen ailelerin çocukları da bir çok şeyi alırdı. Bizim maddi durumumuz biraz daha onlara göre normal düzeydeydi. Bu yüzden genelde ben bişi istediğimde annem kaş göz işareti yapardı. Bende insanların önünde alamayız diyemeyeceğini bildiğimden çok fazla ısrar etmezdim. Ama içimde hep bir burukluk olurdu bunun kendim için değilde sanki ailemin bu durumda olmasından kaynaklandığını da hissederdim. Bir gün biraz ısrarcı davrandım sanırm arkadaşları da destek olunca annem almak zorunda kaldı. Aldığım da ipini çekine bir süre havada kalan bir helikopterdi. Eve geldim bir iki deneme yaptım kullanılacak gibi bişi değil... Sonra bizimkileri zor durumda bıraktığım aklımdan çıkmıyordu birde hiç kullanmıyordum helikopteri bir kaç kez denedim sonrada etrafa çarpıp kırılacağını gördüğümden kutusuna kaldırmayı tercih ettim. Kendi kendime o gün şu sözleri söylediğimi hatırlıyorum keşke almasaydım. Boşa gitti... kullanabileceğim bişi değil ama bakıyorum kutusu falan alamama da imkan yok.. Rengarenk, üstünde bir savaş helikopteri havada ve bir çocuk uçuyor... Bu bana güzel bir ders olmuştu bugünlerde bir şey alacağımda kendime ilk sorduğum soru gerçekten buna ihtiyacım var mı ? bunu aldığımda hangi ihtiyacım karşılanacak ve maliyeti buna deyicek mi ? Arkadaşlar günümüzde reklamcılık oldukça gelişti insanları hipnotize edicek düzeye getirip ne olursa olsun bişileri satın aldırıyorlar. Nelerden etkileneceğimizi nelere tepki vereceğimizi çok iyi biliyorlar. "Gerçekten buna ihtiacım var mı?" sorusu ile aldıklarımızın %60 ını geri bırakacağımızdan eminim... Bu konuda duyarlı olmak gerek maddi, gerekse manevi açıdan bizi daha güçlü bireyler haline getirecektir. Çünkü bir yandan gerçekten ihtiyacımız olan nesnelere yönelirken diğer yandan her gördüğümüze imrenme, sahip olmak isteme ve sahip olamadıklarımızdan dolayı hissettiğimiz güvensizlik duygusundan da arınacağız.
Yorum